Elegans Logo

RECEP YAZICIOĞLU / ERZİNCAN ESKİ VALİSİ
Devlete değil, sisteme kılıç çekmek.



Erzincan'ın eski Valisi Recep Yazıcıoğlu ile gerçekleştirilen söyleşide bilinen tarzı ve sohbetiyle "rant dağıtan devlet kurumu" ve basının deyimi ile "kılıç çektiği" sistemi konuştuk.

"Türkiye'de söylenmemiş söz kalmadı ve zaten sosyal bilimlerde de yeni sözler söyleyeceğim diye ortaya çıkmak da olası değildir. O halde devletin en üstündeki, yani zirvesindeki insanlar bile artık çok sivri. şimdi biz sivri dilimizden gidici olduk. Bakalım onlar o sivri dilleri yüzünden ne zaman gidici olacaklarş Sayın Cumhurbaşkanımızın T.B.M.M'de gerçekleştirdiği son konuşma da oldukça ilginçti. Orada, "devlet artık rant dağıtan bir kurum olmaktan çıkmalıdır" diyor. Bu büyük ve ciddi bir laftır. Mesut Yılmaz'ın "devlet değişmeli" çıkışı da ilginçtir. "Depremden sonra iki gün devleti suçlamanın faydası olmaz" dedi herkesin devlete sahip çıkmasını istedi. Ama aradan 50 gün geçti şimdi tenzih ediyor. "Devletin bütün kurumlarını ortaya koymalı devleti tartmalıyız. Tüm devlet sorunlarını masaya yatırıp delik deşik edelim." şimdi bundan daha sivri laf olur mu bilmiyorum. Ben şimdiye kadar hep "devlet" demekten kaçındım, hep "sistem" dedim. Biz sistem dedikçe bu, devlete eleştiri şeklinde yansıdı. Birara basında "devlete kılıç çeken vali" olarak nitelendirildim. Evet sisteme kılıç çektim ama, devlete değil. Herkes herşeyi söylüyor ama, bir türlü söyleneni yapma konusunda idare oluşmuyor. En güzel laflar, en güzel programlar devletin belgelerinde, yıllık programlarında var. Teklifler, tespitler, çözümler, öneriler yani herşey var. Fakat bu konularda bir arpa boyu yol alınamıyor. Acaba nedenş Peki bunlar neden yapılmazş Biz '80'li yıllarda göreve başladığımızda yerelleşme ve adem-i merkeziyetle ilgili zaman zaman çıkışlarımız oluyordu. O zaman bizim en yakın arkadaşlarımız bile "ya bunlar aykırı fikirler" diye tenkit ediliyordu. Sonra olaylar öyle bir hale geldi ki, bu konuda bir konsensüs oluştu. Öyle bir zaman oldu ki iktidarı, muhalefeti herkes yerelleşmeyi savunur hale geldi. "Neden arpa boyu yol alınamadış" diye sormak lazım. Madem fikirler ortak, bence önemli olan hayati konu, budur. Mademki ittifak var.

şimdi sormak lazım bugün bu beyanları veren insanlar, yıllardır bu memlekette sorumluluk yüklendiler. şimdi mi bu noktaya gelindiş Sayın Cumhurbaşkanı Demirel, uzun zamandır tekrar eder "hantal devlet, ülke başkentten yönetilemez" Harika! Peki o zaman bu hantal devlet neden teknik devlete dönüşemiyorş Niye servis veren hizmet örgütüne dönüşmüyorş Neden demokratik devlet olmuyor, ki bütün bunların anlamı budur. Bence sorumluluğa katılma yönetime katılmadan daha önemlidir. Ben şahsen Türkiye'de kuvvetler birliğinin büyük bir sorun olduğunu, bunun diktatörlük getirdiğini yani, padişahlık döneminde bile olmayan yetkileri getirdiğini söylüyorum. Çünkü çözüm olarak söylediğimiz şeylere, o itiraz ediyor. Yasama yürütmeyi gaspetmiştir ve bu teknik bir tabirdir. Burada bir eşkiyalıktan bahsedilmiyor. Yasama, yürütme, yargı içiçe girmiştir, Böyle olunca da sorumlu bulamıyorsunuz.

Çözüm önermek kimsenin tekelinde, patentinde değildir. Başkanlık sistemiyle bakanlıklardan kurtulmak gerekmektedir. Çünkü Türkiye'de sistemin çürümesi siyasi makam olan bakanlıklarla başlıyor. Bürokrasideki çürüme, herc-ü merç, aşırı politize olma, siyasallaşma, tüm bu yağcılık ve balcılık vaziyetleri ondan kaynaklanıyor."

RECEP YAZICIOĞLU: "CHALLENGING THE SYSTEM, NOT THE STATE"

We had a conversation with Recep YAZICIO/LU, Erzincan's former governor, and in his characteristic style he told us about "the state which solely functions to the benefit of the rentiers" and "the system against which he drew a sword".

"Nothing unspoken is left in Turkey. I was one of those who bore the consequences of a sharp tongue, and now I notice that even top level politicians started to put emphasis on critical subjects. Our President made an interesting speech at the Parliament and said that "the State should no longer function as an institution which serves rentiers of the country". Likewise, Mesut YILMAZ said that the State should undergo a change, and all of its problems should be throughly scrutinized. Although I refrained from using the word "State" up to now, and used the word "system", I was defined as "a governor who drew a sword against the State". Yes, I did draw a sword against the system, but not against the State. Everyone expresses everything, most people share the same opinions, but somehow nothing is done about it. The best of plans exist in the State's annual programs". Suggestions, solutions, resolutions; they are all present, but still nothing changes. Why can't the State become democraticş In my opinion, sharing the responsibility is more important than participating in the management. Legislation, execution and jurisdiction are intermingled. Hence, the responsible authority becomes unclear. In my opinion, ministries should be eliminated through the establishment of the presidential system. Decay of bureaucracy, confusion, toadying, in short deterioration of the system begins there.



MEDYATEXT
Elegans'a mail