Elegans Logo

MİTHAT BEREKET NTV Dış Haberler Müdürü & Pusula Programı Yapımcısı
21 Yüzyılı Yakalamak İçin Değişim Şart



Ben, Türkiye'nin iç gelişmesini sarkaca benzetiyorum. Sarkaç, Türkiye'nin iç değişimleriyle hareket ediyor. Normal sarkaçta zamanla ekstremlerin kısaldığı gibi, Türkiye'de de sonunda istikrar sağlanacak."


Düşünceler ve bilgilerarası ufuk turu benim için önemli. Haber programcısı ve NTV Dış Haberler Müdürü olarak çalışmalarımı sürdürmekteyim. Biz medyada bir habere gittiğimizde yahut haber dönüşü birbirimize "abi, mallar nasıl?" diye sorarız. şimdi şöyle bir haberlere baktığımızda; benim gazeteci olarak yaptığım araştırmalarda şu ara başlıklara değinebiliriz: Ortadoğu, Balkanlar, Kafkaslar üzerinde uzmanlaştım. Özellikle Kafkaslar 21.yy'ın yeni cazibe merkezi. Belki de sorunlu merkezi.
Batı dünyasından bakışta Türkiye'de değişiklikler var. Pusula için Avusturya'daydık. Dış politika da önemli konularımız arasında. Hizbullah zaten sıcak haber. PKK, uyuşturucu çıkmazı, medya etiği, sivil toplum örgütlerinin güçlenişi...Bunların hepsi gündemdeki konular. Yani bizim dilimizle "bendeki mallar".
Bana sorarsanız PKK, Hizbullah; ekonomimizin düzelmesini, Türkiye'nin toparlanmasını istemeyenlerin komplo kurmasıyla başlıyor. ABD, Türkiye'nin iç politikasında önemli bir role sahip. Bölgedeki değişen dengeler ve Kafkaslar yüzünden Türkiye'ye bakış, tamamen değişti. CLINTON'un yaklaşımı tesadüf değil. Davos'ta ECEViT'leydi. ABD'ye göre Türkiye, 21.yy'ın ya güçlü ülkesi olacak ya parçalanacak. Bölgede güçlü denge unsuru olabilecek ülke, Türkiye. Van'dan Japonya'ya kadar giden bir coğrafya var. Burada henüz tüketim alışkanlığı gelişmemiş. Doğal kaynakları güçlü, milyonlarca insanın yaşadığı bu geniş alana ABD göz dikmiş durumda. şirketlerin ürettiği malları satacak yeni pazarlar lazım. Mihail KALAşNIKOF'la söyleşi yaptık. insanın doğasında da var. Kendisi için iyi olanı istiyor. istenen daha iyi, daha rahat bir yaşam.
iç karışıklıklar ve stratejik konumumuz sebebiyle ABD, bölgenin jandarması olarak askerlerinden yararlanacağı (her sorunlu bölgede biri olsun diye) bir ülke istiyor. Türkiye'ye bakış açısı bu.
Türkiye'nin bir muhatabı da Rusya. Muhtemelen PUTIN başa gelecek. Dış politikamızda Rusya'ya dikkat etmeliyiz, diye düşünüyorum. Rusya'yı karşımıza almadan ama, ödün de vermeden izlenecek bir politikamız olmalı. Ruslar bunu çok iyi yapar. Rus milliyetçiliği artmış durumda. Tarihe baktığımızda sekiz tane Osmanlı-Rus savaşı var. Yani bir karşı karşıya gelme... ABD için bu sorun değil. Bizim yapmamız gereken Rusya ile iletişimi açık tutmak. ilişkiler biraz gerilince Rusya Türkler'e vize vermiyor, firmalar zor duruma giriyor. Bunu yenmenin tek yolu çok iyi ilişkiler kurmak. AB'ye girmemizin bir nedeni de, bölgedeki en güçlü orduya (askeri en hızlı olan, bir bölgeden diğerine geçebilen, idmanlı) sahip olmamız. Üstelik Karadeniz radar sistemimizi de düzeltiyoruz.
israil-Türkiye askeri anlaşması ile de dış ülkelerle olan politikalarımız değişmeye başladı. israil'le yapılan askeri anlaşmanın hemen sonrasında Cudi Dağı'ndaki PKK kamplarına nokta operasyonlar düzenlendi. israil'in askeri uyduları var. Bize istihbarat vermeye başladılar.
Biz istesek de istemesek de gerek ekonomik gerek stratejik gerekse siyasi etkenler sebebiyle Türkiye'yi istikrarlı bir ülke yapacaklar. ABD'de silah şirketlerinin baskısı, "askerimi öldürtmeyeyim" düşüncesi, Kafkaslar'daki enerji, Rusya'nın bölgeye hakim olma isteği...Kısaca rüzgar bizim yelkenlerimizi dolduracak şekilde esiyor.
Türkiye'de ekonomi dünyasında bir gelişim, farklılaşma var. Bu gelişim, bankacılık sektöründe özel bankalarla birlikte genç beyinlerin artmasıyla oldu. Ekonomi dünyasında kendini kanıtlayan bankacılar siyasete atılacak. Bu değişimi görebiliyorum. Bu genç beyinler, genç yöneticiler sadece bankacılıkta değil, ülkenin diğer sorunlarında da çözüm yaratıyorlar.
Artık Türkiye'de haber kanalları, haber programları kar yapmaya başladı. Türkiye değişim peşinde. Bir tek bazı siyasiler şu an için tıkıyor yolu, çünkü kapasiteleri yok.
Üst düzey komutanlarla görüşüyorum, bizi daha iyi anlıyorlar. Sistemin tıkandığı yerlerde biz bir şey yapamıyoruz. Yargı bağımsızlığı o kadar yok ki! Onlar o kadar devlet memuru olmuşlar ki! Ya uyuyorlar ya da çekimser kalıp bekliyorlar. Namusluluğun "moda", dürüstlüğün "in" olduğu bir yöne doğru gidişin hızlanması lazım. Ankara'da Genel Kurmay ve Dışişleri inanılmaz çalışır. Birbirlerine bilgi verir, yönlendirir, kendilerini iyi yetiştirirler. Türk ordusu çok güçlü, paşalar bilinçli. Açıkçası şimdiye dek, doğru yerde doğru insanlar olmuş. Bu paşalar gider başka paşalar gelirse ne olurş Ben sivil toplum örgütlerinden çok şey bekliyorum.
Ben Türkiye'nin iç gelişmesini sarkaca benzetiyorum. Sarkaç Türkiye'nin iç gelişmesiyle hareket ediyor. 1980 darbesi ilk hareket, sonra sola karşı dini destekleme diğer taraftan, ardından 28 şubat....Her bir değişimle hareket eden sarkaç gibi Türkiye. Normal sarkaçta ekstremler giderek kısalır ve bir yerde durur. Biz de duracağız. Sivil toplum örgütlerine büyük iş düşüyor. Televizyonda bir program yapıyorum sivil toplum örgütleriyle ilgili. Merceği ters çevirdim. Türkiye'nin dört bir yanında sivil toplum örgütleri var. Çok iyi çalışanlar var. 17 Ağustos depremi önemli bir göstergeydi, ilk fenomendi. Sivil Toplum Örgütleri tarafından devletin nasıl by-pas edildiğini gördük. Bu kadar darbe almış, bastırılmış bir toplum yeni yeni açılıyor. Ondan önce de tepkileri göstermeye başlamıştık. Tencere tava eylemi, ışık söndürme... Depremde bir uç noktayla örnek gördük. Gençlerle ilgili düşüncelerime gelince; gençlerin tabii ki siyasete girmesi lazım. Ben Fransa'daki sistemi beğeniyorum. Ankara'da parlamentoya girecek milletvekillerinin yerel yönetimlerle kendilerini kanıtlaması lazım. Bizim sıkıntımız, toplumun nabzını hiç bilmeyen insanları siyasete atmak.
Sonuç olarak, ekonomi dünyasındaki genç yöneticiler; güçlü, sağduyulu ordumuz gelişimin ve istikrarlı yönlerin habercisi. Gelişime şimdilik tam olarak uymayan, siyaset. DEMiREL de ABD'nin çizdiği tablonun bir parçası olarak devam edecek.
Doğal seleksiyonla dinozorlardan kurtulacağız. Sivil toplum örgütlerinin güç kazanması, siyasetçilere verdikleri "ya değişin ya gidin" mesajı önemlidir.

Size bir filtre vereyim: Tarih boyunca toplumları birarada tutan üç etken var:
1. ideolojiler: Ortak sınıfa ait olma. Sınıflar burada oluşuyor, komünizm gibi. SSCB'nin dağılmasıyla bu dikiş attı.
2. Ortak inanca mensup olma: Din. islam soğuk savaştan sonra onun için doğdu. Bu dikişi kullananlar, iktidara gelmeye çalışıyorlar. 3. Ortak bir gruba bağlı olma bilinci: Milliyetçilik. insanoğlu güven istiyor. Rüzgar bizden yana, bunu çok iyi değerlendirmek gerekiyor. İstesek de istemesek de Türkiye istikrara kavuşacak
Rüzgar bizim yelkenimizi dolduracak şekilde esiyor.


MİTHAT BEREKET: "CHANGE IS NECESSARY IN THE 21st CENTURY"
"The domestic developments in Turkey are like a pendulum. The pendulum moves with the changes in the country. As the pendulum slows down, Turkey will eventually achieve stability."
I see the Middle East, Balkans and especially the Caucuses as the centers of interest-and possibly problems- for the 21st century. The domestic agenda items include the PKK, drug trafficking, ethics of the media and the empowerment of NGOs.
The USA plays a significant role in Turkey's domestic politics. The changing balance in the region and the developments in the Caucuses changed the American perspective to Turkey. The USA thinks that Turkey will either grow stronger or disintigrate in the 21st century. The USA wants to have a country its army can use in all regions of conflict; it sees Turkey as a good ally due to its strategic position. The pressure of American arms companies, the energy in the Caucuses and Russia's desire to control the region will make Turkey a stable country, whether it wants to or not. Turkey's relations with other countries are also changing due to the military agreements it signed with Israel.
I think that the Turkish economy is developing due to the young bankers in the private banking sector. Bankers who prove themselves in finance will get involved in politics. These new managers seek solutions to not only banking problems, but also other problems of the country. Non-governmental organisations will also play an increasingly important role, as indicated by the "change or leave" message they give to politicians.



MEDYATEXT
Elegans'a mail