 | |
|
LENA PELIDES Güney Kıbrıs Genç İşadamları Derneği/CAYE Yönetim Kurulu Başkanı/YES Üyesi Geçmişin bölünmüşlüğünü sona erdirmesi açısından 1989 yılı tarihi bir değere sahiptir. Yılların bölünmüşlüğünü sona erdiren ve totaliter rejimler altında çekilen acılara son veren bu olay, Berlin Duvarı'nın yıkılmasıdır. Avrupa'ya ve Avrupalılar'a yeniden birleşme şansını veren, işte bu olaydır. Globalizasyonun ekonomik tartışmalarımıza konu olduğu bu dönemde, sanal sınırlar ortadan kalkmış olup, milletlerin de bu yönde hareket etmesi gayet doğal olacaktır. ‹nsanların ve malların serbest dolaştığı 15 üyeli, 21 üyeli ve hatta 28 üyeli Avrupa Birliği! Bizler, Güney Kıbrıslı Genç ‹şadamları olarak, Birleşmiş Avrupa'ya inanıyoruz. Tüm vatandaşlarına sunduğu güvenli ve istikrarlı statü ile Avrupa'ya da inanıyoruz. Ülkem, Güney Kıbrıs, AB'ye tam üyelik başvurusunda bulunmuş ve diğer 5 ülke ile birlikte üyelik müzakerelerine başlamıştır. AB'nin tam üyelik müzakerelerini yöneten MAURER'in de ifade ettiği üzere, Güney Kıbrıs ilk dalgada yer alan diğer ülkelere nazaran mükemmel bir gelişme çizgisi yakalamıştır. Özellikle 30 müzakere temasından 10'u tamamlanmış ve bu arada AB müktesebatı "acquis communautaire" 'ın harmonizasyonu bir çok alanda bitirilmiştir. Sahip olduğumuz kendi serbest pazar ekonomik yapımız, AB'ye tamamen açılmış ve önemli Avrupa markaları ile rekabet etmektedir. Örneğin, gıda (süt ve sütlü ürünler) sektöründe hizmet veren ve adanın en büyük yoğurt ve dondurma üreten şirketinin sahibi olarak, Unilever ve Nestlé gibi dev Avrupa firmaları ile rekabet edebilmekteyim. AB ülkeleri ile Güney Kıbrıs arasındaki ticaret hacmi herzaman çok yüksek olmuştur. Ticaretin % 70'i Avrupalı şirketler tarafından yürütülmektedir. Firmalarımız, AB ile aramızda halen mevcut olan bazı ticari engellerin ortadan kaldırılmasını arzu etmektedir. Elbette ki, yapılacak daha çok önemli işler var. Bu çerçevede yapılması öngörülen reformlar ve değişimler, hem hükümeti hem de özel sektörü yakından etkileyecektir. Hükümetimizin öngörmüş olduğu ekonomik tedbirler sebebiyle, ekonomimiz Maastricht Kriterleri'ne yakınlaşmaktadır ve gelecek yıl bu hedefe ulaşacağımız öngörülmektedir. Tüm Güney Kıbrıslılar ve özellikle iş dünyası 3-4 yıl içersinde AB'ye üye olmayı ümit etmektedir. Tam üyelik sürecinde Macaristan da en az Güney Kıbrıs kadar hızla ilerlemekte olmasına rağmen, diğer büyük ülkelerin adaptasyonları ve hazırlanmaları daha güç olacaktır. Elbette ki, bu katılıma, kimin ne zaman hazır olacağına karar verecek olan mevcut AB üye ülkeleridir. Bu arada AB de genişlemeye paralel olarak gerekli olan kendi iç reformlarını yapmak durumundadır. 15 AB ülkesinde halihazırda sorun var ise, sayı artınca ne olacaktırş Kanımızca, AB hızlı hareket etmeli ve değerli vaktini boşa harcamamalıdır. Aynı zamanda bu entegrasyon, Avrupa'da istikrar ve refah ortamı yaratmalıdır. Türkiye'nin Avrupa istikametine dönük bir seçim yapmış olması ve buna paralel olarak AB'nin de Türkiye'yi aday ülke kabul etmesinden memnuniyet duymaktayız. Türkiye geniş potansiyellere sahip olan büyük bir ülke olması niteliğiyle, Birleşik Avrupa'ya entegrasyon ve adaptasyon süreçlerinde diğer büyük aday ülkeler gibi uzun bir yol katedecektir. Tüm aday ülkeler Avrupalı olmak istemekle birlikle, aşağıdaki karakteristiklere sahip olmalıdır : o Serbest pazar ekonomik sistemi, o Demokratik ve askerin rolünden arındırılmış bir yönetim, o Tüm vatandaşlar insan haklarına saygılı olmalı, o Komşuları ile farklılıklarını çözmüş olmalı, o Özellikle Türkiye Kuzey Kıbrıs'taki askeri gücünü adadan çekerek, Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olmalıdır. AB'nin üyeleri arasında herhangi bir sınır sözkonusu değildir ve bizler, Güney Kıbrıs Genç ‹şadamları (CAYE), bu geniş ve sınırsız Avrupa'nın bir parçası olmayı ümit ediyoruz. Avrupa, geçmişinde olduğu gibi, geçen yıl da yıkım ve acılar yaşamıştır. Biz Genç ‹şadamları tüm bunlara son verilmesine yardımcı olmak istiyoruz. Hepimiz istikrarlı ve barış dolu bir Avrupa'da yaşamak istiyoruz. Geçmişteki farklılıklara bir son verip, genişleyen bir birleşik Avrupa'ya doğru yönelmeliyiz. GOSSARD... İÇ ÇAMAŞIRINDA RAKİPSİZ 1920'lerde üretime başlayarak bugün dünyanın en ünlü, en yenilikçi iç çamaşırı üreticilerinden biri konumuna ulaşan Gossard çok güçlü bir marka imajına sahip. Ürün geliştirmede ise en uç noktalarda bulunan firma, bu endüstrinin öncüsü olarak tanımlanıyor. Gossard, 16 ülkedeki 24.000 çalışanı ve çok uluslu bir grubun üyesi olarak finansman gücüyle de dünya tekstil liderlerinden biri Courtaulds Tekstil'in bir parçası. Courtaulds Tekstil'in yıllık cirosu 1 milyar ‹ngiliz poundun üzerinde. Firmanın çarpıcı ve cesurca yaklaşımlarla yaratılan reklam kampanyalarında en tanınmış top modeller kullanılarak ürünlerin tanıtımı yapılıyor. Gossard markası taşıyan iç çamaşırları, her müşterinin isteklerine uyan kadınsı, rahat ve şık, son moda tasarımlarla üretiliyor. Firma, pek çok ülkeye yaptığı ihracatı uzun yıllardır başarıyla sürdürmesi nedeniyle ‹ngiltere'nin en büyük payelerinden biri olan "The Queen's Award for Export Achievement" ile ödüllendirildi. Gossard ürünleri halen dünyanın 50'yi aşkın ülkesinde, örneğin Saks New York, Galeries Lafayette Paris, Harrods ve Selfridges Londra, John Lewis ve Debenhams gibi ‹ngiltere Fransa ve Amerika'nın seçkin department storlarında, bağımsız mağazalarda ve büyük çarşılarda, Türkiye'de ise Safari Tekstil tarafından ithalatı yapılan büyük alışveriş merkezlerinde satılmaktadır. LENA PELIDES: "A STABLE AND PEACEFUL EUROPE" As young entrepreneurs from South Cyprus, we firmly believe in the idea of a unified Europe and the reliable and stable status it grants its citizens. As a matter of fact, South Cyprus has already applied for full membership to the European Union and we have already fulfilled the requirements of harmonizing with acquis communautaire in many fields. Thanks to our free market economy, we have competitive power to survive in the European market and the trade volume between South Cyprus and the EU is in fact already high. In order to approach membership more, our government has taken a number of economic measures parallel to the Maastricht criteria. In the meantime, we are pleased with Turkey's candidacy to the EU. However like all other big candidate countries, Turkey will need to go a long way towards full membership. All candidate countries should have a free market economy, a real democracy without military intervention and full observance of human rights. Furthermore, conflicts with neighbors should be settled and Turkey, in particular, should remove her military forces from the North Cyprus thus aiding the solution of the Cyprus problem. As the young entrepreneurs of South Cyprus (CAYE), we aim to be part of a peaceful and integrated Europe free of past disputes and moving towards enlargement.  Elegans'a mail |
|