|
BEDİİ OKYAY Türkiye Genç İşadamları Derneği'nin 8. Olağan Genel Kurul'u 27 Mayıs Cumartesi günü yapıldı. TÜGİAD tarihinde ilk kez Genel Kurul'da iki ayrı liste yarıştı. Sayın Muharrem YILMAZ Başkan adaylığındaki liste ile Sayın Lütfü AYGÜLER Başkan adaylığındaki liste taraftarları, daha iyi daha güzel bir TÜGİAD için yapmayı düşündüklerini, demokratik ve özgür bir platformda açıklama fırsatı buldular. Tarafların ortak önerisi ile Divan Başkanı olarak görev yaptım. Tüzük değişikliği maddesinde zaman zaman elektriklenen hava Kasım 2000 ayı içerisinde, sadece Tüzük değişikliklerinin görüşüleceği bir Olağanüstü Genel Kurul kararının alınması ile yatışarak, sonuçta TÜGİAD'a ve TÜGİAD üyelerine yakışır olgunlukla sona erdi. Bu Genel Kurul beni TÜGİAD'ın kuruluş yıllarına götürdü. Sayın Cefi KAMHİ Başkanlığı'nda ve Sayın Murat BEKDİK Genel Sekreterliği'nde atılan verimli tohumdan fışkıran bir avuç idealist genç insanın, dönemin Turgut ÖZAL atılımlarının şevk ve heyecanı ile o günün GİAD'ını bugünün TÜGİAD'ı haline getirmek için verdikleri özverili çabaları gözümün önünden film şeridi gibi geçti. Mecidiyeköy'deki mütevazi dernek merkezinde akşamları yapılan toplantılarda, ülkenin gündemini oluşturan hararetli konuşmalar sonucu oluşan sağlam arkadaşlıklar geçen bunca yıllara rağmen ilişkilerde zayıflama yerine daha da pekişmeyi sağladı. O günlerde tamamen amatör bir ruhla ve takım çalışması ile ülkenin en önde sivil toplum örgütlerinden biri haline gelen derneğin genç yöneticileri ve üyelerinin birbirleri ile paylaştıkları bilgi ve deneyimleri ile gösterdikleri dayanışma, o güne kadar var olan değil, ama var olmak isteyen tüm gençlerin TÜGİAD'a katılmak için ortak çabasını oluşturmuştu. Konuşmacı olarak davet edilen bir Bakan'a topluluk önünde mikrofonda sesim titreyerek soru sormanın heyecanını ben bu dernekte tattım. Tartışmalara katılabilmek için ülke ve dünya gündemini yakınen izlemenin gereğini, fikir beyan edebilecek kadar bilgi sahibi olmanın zorunluluğunu bu dernek çatısı altında öğrendim. Yine bu dernekte insanın insana saygısını, önemli değil ama değerli olabilmenin faziletini, yalnız ekonomik değil sosyal bir birey olabilmenin erdemine ulaştım. Derneğin sağlamış olduğu uluslararası ilişkilerde gözümüzde büyüttüğümüz yabancı işadamı, siyasi ve bürokratlardan, çok daha üstün olduğumuzu yaşayarak öğrenme fırsatı buldum. Yine bu uluslararası ilişkilerde vizyonumu daraltan at gözlüklerinden kurtuldum. Yıllardır Türk'ün Türk'e propagandasının kişilere tatminden başka bir şey sağlamadığını, ülkeme de bir şey katmadığını gördüm. Sonuçta ben TÜGİAD 'dan çok şey aldım, fahri bir üye olarak daha da almaya devam ediyorum. Tüm bu hislerimi genç arkadaşlarımla paylaşmaktan da büyük mutluluk duyuyorum.  Elegans'a mail |
|