Elegans Logo

EKONOMİ
DR. CAN FUAT GÜRLESEL


ABD'nin son 9 yıldır sürdürdüğü hızlı ekonomik büyüme iktisat kuramlarını altüst etmektedir. ABD'nin 1991 yılının üçüncü çeyreğinden itibaren başladığı ekonomik büyümesini, faiz oranları ve döviz kurlarındaki aşırı dalgalanmalar ve karşılaşılan uluslararası mali krizlere ve global talep daralmalarına rağmen sürdürüyor olması, mevcut iktisat teorileri ile büyümenin açıklanmasını da olanaksız hale getirmektedir.

Ülkelerin ekonomik büyümelerini belirleyen, o ülkenin sahip olduğu üretim faktörleri, emek ve sermayenin miktarı ile üretim faktörlerinin verimliliğindeki değişimdir. Özellikle sermaye miktarı ve verimliliğini teknolojik gelişmelere bağlı olarak arttıran ülkeler, ekonomik büyümelerini hızlandırmaktadır. Gelişmekte olan ülkeler sermaye kıtlığı ve teknoloji yetersizliği nedeniyle ekonomik büyümelerini sağlamakta zorlanmaktadırlar. İktisat teorisinde ekonomik büyümeyi üretim faktörlerinin miktar ve verimliliğine göre açıklayan okul, arz yanlısı iktisat okuludur.
ABD'nin son 10 yılı içindeki ekonomik büyümesini açıklamak için iktisat teorilerinde de yeniliklere ihtiyaç duyulmaktadır. Ekonomik büyümenin temelinde uygulanan klasik ekonomi politikalarından ziyade, sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçiş yatmaktadır.

ABD 1980'li yıllarda yıldız savaşları olarak adlandırılan uzay-silah sanayine ve uzayda yerleşim ve yaşama yönelik çok önemli yatırımlar yapmış ve önemli buluşlar gerçekleştirmiştir. Bu ilerleme ve üstünlük dönemin Doğu Bloku'nu önce açıklık politikasına itmiş, ardından teknolojik ve sistem olarak Doğu Bloku'nun çöküşüne yol açmıştır.

Sovyetler Birliği'nin ve Varşova Paktı'nın dağılmasının ardından nükleer tehdidin azalması ile birlikte ABD yıldız savaşları programını askıya almıştır. Ancak ABD yıldız savaşları ve diğer uzay savaş - savunma sanayi için gerçekleştirdiği teknolojik buluşları ve ilerlemeleri ekonomiye aktarmaya başlamış, internet başta olmak üzere uzayda kurulması hedeflenen iletişim ve haberleşme teknolojisi günlük hayata aktarılmaya başlamıştır.

1990'lı yıllarda ABD, iletişim ve haberleşme teknolojisinin sağladığı alt yapı üzerinde giderek bilgi toplumu haline dönüşmeye başlamıştır. Yeni teknolojiler ile birlikte "bilgi" giderek ekonominin en önemli girdisi haline gelmiştir. Tekrar iktisat teorilerine dönecek olursak; ABD emek sermaye ve doğal kaynakların dışında bir dördüncü üretim faktörünü yani "Bilgi"yi üretime katarak, mevcut üretim faktörleri emek ve sermayenin miktar ve verimliliği hiç değişmemiş kabul edilse bile ekonomik büyümesini sağlamaktadır.

"Bilgi" üretim faktörünün kullanımı ve iktisat teorilerinin yetersizliği, "Bilgi Ekonomisi"nin de doğuşuna neden olmuştur. Prof. Paul ROMMER önderliğinde iktisatçılar bilgi ekonomisini tarif etmeye ve teorik yapısını kurmaya çalışmaktadır. ABD Ticaret Bakanlığı'nın 2000 yılında yaptırdığı bir çalışma bilgi ekonomisinin alanını da genişletmektedir. Çalışma; klasik üretim faktörleri ile bilgi üretim faktörünü ayırmış ve her ikisinin 1990-1999 yılları arasında ABD'nin ekonomik büyümesine katkısını ölçmüştür. ABD ekonomisi, 1992 yılında yüzde 2.7 büyürken, bilgi üretim faktörlerinin katkısı yüzde 0.2 puan olmuştur. 1994 yılında büyüme yüzde 3.5'e çıkarken, bilgi üretim faktörlerinin katkısı yüzde 0.1 puanda kalmıştır. İlk kez 1995 yılında bilgi üretim faktörü yüzde 0.4 puan ile yüzde 2.3 yıllık büyüme içinde önemli bir katkı sağlamıştır. İzleyen her yıl katkı 0.1 puan artmış ve 1999 yılında yüzde 3.5 olan ekonomik büyüme içinde yüzde 0.7 paya ulaşmıştır.
"Bilgi"nin üretim faktörü olarak kullanılmasının diğer iktisadi sonuçları da bulunmaktadır;
- İstihdam piyasasında her yıl artan oranda istihdam talebi yaratılmaktadır. Yaratılan talebin önemli bölümü bilgi toplumu çalışanları içindir. Talebin arzı aşması ile birlikte ABD işsizlik oranı yüzde 4.4 ile 1999 yılında global ekonomik durgunluğa rağmen en düşük seviyesine inmiştir.
Emek piyasasında esnek üretim ve işgücü yaygınlaşmaktadır.
- Bilgi üretim faktörü kullanımı "wireless employees" adı verilen çok geniş bir çalışan kesimi yaratmaktadır. Bu çalışanlar belirli bir iş veya kuruma bağlı olmayıp işyeri olarak da genellikle bilgi işlem sistemlerinin olduğu alanları kullanmaktadır. Bu alanlar kimi zaman evleri, kimi zaman da Karayipler'de tropikal bir ada olabilmektedir.
- Gelir dağılımı ve sınıfsal yapı da değişmektedir. Bilgi üretim faktörüne sahip ve onu kullanan geniş bir yeni orta sınıf yaratılmaktadır. Bu sınıf klasik emek ve sermaye sınıflarından oldukça farklı hareket etmektedir.

ABD son on yıldır sağladığı bilgi toplumuna geçişi içeren ekonomik değişim ile birlikte, Avrupa Birliği ve Japonya'nın karşısında önemli avantajlar elde etmiştir. Avrupa Birliği ve Japonya uzun süreli ekonomik durgunluğu sona erdirmeyi ve tekrar yeterli bir ekonomik büyüme sürecine girmeyi hedeflemektedir. Bu amaçla da klasik ekonomik araçları kullanmaktadır. Avrupa Birliği faiz oranlarını indirmektir.

Japonya ise kamu açıkları ve faiz indirimi ile talebi ve ekonomiyi canlandırmayı hedeflemektedir. Ancak Avrupa Birliği ve Japonya ekonomileri, klasik sanayi ürünlerinin ihracatına dayalı ekonomik büyümelerini, aldıkları bu önlemler ile artıramamaktadır. 1997 sonrası yaşanan uluslararası mali krizlerin global talep krizine dönüşmesi ile birlikte dünyada klasik sanayi ürünlerine yönelik ciddi daralma Avrupa Birliği ve Japonya'yı da olumsuz etkilemiştir.

Aynı süreçte ABD ekonomisi ise yapısal değişimin getirdiği avantajlar ile uluslararası krizlerden en az etkilenen ülke olmuştur. "Bilgi ekonomisi", ekonominin faiz oranlarına olan duyarlılığını giderek azaltmaktadır.

ABD uluslararası kriz sonrası faiz oranlarını önce indirmiş, sonra tekrar yükseltmiştir. Faiz oranları krizin başlangıcındaki seviyesinin de üstüne çıkmıştır. Buna rağmen ABD ekonomisi hızlı büyümesini sürdürmektedir. Çünkü ekonomik büyümeyi sağlayan, klasik sanayi ürünleri üretiminden çok, "bilgi"nin kullanıldığı iletişim, haberleşme, bilgi-işlem gibi sektörlerdir.

ABD ile Avrupa Birliği'nin ekonomik yapıları arasında oluşan bu farklılık Dolar-Euro para birimleri arasında yaşanan savaşın galibini de belirlemektedir. Güçlü ve hızlı büyüyen, işsizlik oranı en düşük noktasında bulunan, enflasyon tehdidi yaşamayan ABD'nin para birimi Dolar, uluslararası global krizden ve parasal birliğe geçişten olumsuz etkilenen, bilgi ekonomisine geçişi sağlayamayan Avrupa Birliği tek para birimi Euro karşısında sürekli değer kazanmaktadır. Uluslararası sermaye piyasalarında Menkul Kıymet Borsaları'nın sürükleyicisi de "bilgi ekonomisi"ni temsil eden şirketlerin hisse senetleri haline gelmiştir. ABD'de NASDAQ bu şirketlerin hisse senetlerinin etkisi ile bir yıl içinde yüzdeyüz değer kazanmış, ardından önemli bir kar realizasyonu hareketi ile sağlıklı bir düzelme yaşamıştır. Avrupa Borsaları da, bilgi ekonomisini temsil eden şirketleri borsalarında işlem görmeye çekmektedir.

"Bilgi Ekonomisi", ABD'nin öncülüğünde gelişmeye devam etmektedir. Bilgiye ulaşabilen ve bunu etkin kullanabilecek bir gençliği iyi eğiten, gelişmekte olan ülkeler de hızlı ve kalıcı bir ekonomik büyümeyi yakalama olanağı elde etmiştir. Dünyadaki bu gezintimizden Türkiye'nin çıkartacağı önemli dersler bulunmaktadır.

Dr. CAN FUAT GÜRLESEL: "INFORMATION ECONOMY AND THE SHOCKED ECONOMY"
The rapid growth of the US economy in the last 9 years has been shocking news for economic theories. Interest rates, fluctuations in foreign exchange rates, international financial crises and the fall in global demand did not so much affect this growth. And this renders impossible to account for growth via existing economic theories. After collapse of the Soviet Union and the Warsaw Pact, the US has transferred its Star Wars technology to the economy sphere. This led to the transformation of the US to an information society. "Information" became the key economic input. Now that existing theories fall short of explaining such growth, the employment of "information" as a means of production led to the birth of "information Economics".

Information as a means of production has endowed the US with significant advantages against Japan and Europe. Structural changes in the US economy helped the US to be far less affected from the consequences of global economic crises. "Information Economy" decreases an economy's vulnerability to interest rates. Although the US had always decreased interest rates after global crisis, this time happened to increase them, and the economy kept growing, which was mainly due to sectors such as communications and data processing where information is the key asset, rather than conventional industrial production.

The "Information Economy" keeps growing under the leadership of the US. Countries with access to information shall have the opportunity to experience rapid and sustainable economic growth. Turkey needs to learn its lesson from the ongoing developments in this field.


MEDYATEXT
Elegans'a mail