Elegans Logo

KEMAL KÖPRÜLÜ
ARI HAREKETİ Genel Koordinatörü
ARI MOVEMENT General Coordinatör

Türkiye'de Esen Değişim Rüzgarı


15 Haziran 1994'te Arı Hareketi'nin yedi kurucu üyesini ilk kez bir araya getiren siyasi,ekonomik ve sosyal çevrelerde hızlanan yozlaşma eğilimine çözüm arayışıydı. O akşam öngörülen uzun vadeli yaklaşımlar mevcut durumun düzelmekten öte daha da kötüye gideceği yönündeydi. Son altı yıl göz önüne alındığında da beklenen kötüye gidişin gerçekleştiği gözlenmiştir. 21.yüzyılın eşiğinde bulunduğumuz şu günlerdeyse Türkiye'yi daha aydınlık bir geleceğin beklediğine olan inancımız artmaktadır.

Özellikle geçtiğimiz iki yıl Türkiye gerek negatif gerekse pozitif anlamda birçok deneyim sahibi oldu. Böylece ülkenin ilerlemeye ve motivasyona olan ihtiyacı arttı. Gelişim her alanda kendini gösterirken deneyimler bir araya gelerek bir değişim rüzgarı estirmeye başladı. Türkiye'de 25 yaşının altında olmak üzere, 65 milyon gibi iddialı bir insan nüfusunun yeteneği,ahlaki yapısı ve girişimci ruhu bunun en güzel kanıtıdır. Ne yazık ki böyle bir ülke son on yıldır kötü yönetimle muhatap olmaktadır. Liderlik yeteneği ve görüntüsünden yoksun bireylerce yönetilen Türk insanı motivasyon kaybına uğramış;bunu sonucunda da pasif toplum yapısına sürüklenmiştir. Orta ve Doğu Avrupa'nın 1989'dan sonra gözlenen sosyal, ekonomik ve siyasi gelişmeleri gözönünde bulundurulduğunda Türkiye'nin son on yılı kayıp olarak nitelendirilebilir. Bu kötü eğilimin tanığı olan Türk insanı değişimin asla gerçekleşmeyeceği konusunda hemfikirdir. Son iki yıldır yaşadığımız gelişmelerse Türkiye'de bir değişim sürecine girildiğinin göstergesidir.
Avrupa Birliği'ne üyeliğin gündeme gelişinden Başkan Clinton'un Türkiye'nin ev sahipliğini yaptığı AG‹T'e katılışına,son seçimlerdeki profilin değişmesine,yeni bir ismin Cumhurbaşkanı seçilmesine kadar tanık olduğumuz tüm sıcak gelişmeler değişimin habercisi olmuştur.
Siyasette son bir buçuk yıldır yaşanan gelişmeler,alışık olduğumuz anlamdaki siyasi anlayışın değişmeye mahkum olduğunu ve değişimin yüksek standartlarını destekleyecek bir sistemin gerekliliğini ortaya koymaktadır. 21. yüzyılda şimdiye kadarki statik tablonun devamını sağlayan değerler artık geçerli olmayacaktır. Yeni yüzyılın senaryosu yeni bir anlayışın şekillenmesini ve siyaset kavramının parti düzeninin ötesine taşınmasını ilke edinen yeni oyuncularca oynanmalıdır. Konu bazlı çalışan enstitülerin kurulması ve bilgiye dayalı yaklaşımların sergilenmesi bu yüzyılda Türkiye'nin misyonu olmalıdır.
1999 yılında yaşadığımız depremlerin açtığı sosyal yaralar gözardı edilemez. Bu trajediden çıkan değerlerse kayda değer. Vatandaşların devlete yaklaşımı değişti ve bazı durumlarla şahsen muhattap olmaları gerekebileceği öğrenildi. Hala büyüme ve gelişme aşamasında olan sivil toplum örgütlerini bireyin ve sivil toplumun gelişmesindeki önemine tanık olundu. Devletin anlık çözümler bulmasını beklemek yerine bireyler olağanüstü durumlarda aktif olarak çalışmayı öğrendiler. Organize olmuş bir kurumun ne derece yararlı olabileceğini AKUT modeliyle kavradılar. Bir çok Sivil Toplum Örgütü gönüllü hizmetin yeni anlayışının taşıyıcılığını üstlendi. 21.yüzyıldaki değişimin önünü açacağı Sivil Toplum Örgütleri söz konusu siyasi sürecin oturmasında, ülkenin sosyal standartlarının yükselmesinde yönlendirici bir konumda olacaktır. Deprem küreselleşmenin altını bir kez daha çizmekte de etkili olmuştur. Dış yardımlar insanlarımızın yabancı ülkelere önyargılı yaklaşımını aşmasını sağlamıştır; Türk-Yunan ilişkilerinde esmeye başlayan sıcak rüzgarın da yönünü belirlemiştir.
Galatasaray'ın UEFA kupasını almasından Efes Pilsen'in Avrupa Kupasında "final four"a kalması gibi başarılı adımlara kadar tüm gelişmeler, Türkiye'de değişim rüzgarının esmeye başladığını doğruluyor. Disiplin, sabır, takım çalışması ve en önemlisi kendine güven kavramlarının altını çizen atletik başarı özellikle gençlik için örnek teşkil etmiştir. Bundan sonraki birkaç yıl sosyal hayatın her alanında bireysel katılımı arttırmak için değişim sürecinin desteklenmesi gerekmektedir. Otuz beş milyon Türk genci değişim sürecinin teknoloji ve iletişim alanlarında getirdiği avantajlara en çok şahit olan kitledir. ‹nternet kullanımındaki kayda değer artış gözönünde bulundurulduğunda da Türkiye'de değişimin gerçekleşmesi kaçınılmaz hale gelmektedir.
Türk gençliği değişim rüzgarını doğru yönde estirebilecek ve hızını arttırabilecek konumdadır.
Gençlik daha iyi eğitilmiş,bilgiye daha yakın ve Türkiye'nin geleceğinin sorumluluğunu almış bir nesildir. Daha dinamik,özgüvenli ve sınırlandırılamayacak bir gücün taşıyıcısı olan da yine genç arkadaşlardır.
Gençliğin topluma katkısını arttırarak doğru yöne kanalize olmalarına yardımcı olmaksa sadece gençliğin değil değişim inancını temsil eden tüm bireylerin ve grupların sorumluluğudur. Katılımları için gerekli şartlar oluşturulur ve yeni kanallar yaratılırsa gençlik, daha iyi bir toplum yaratabilecek yeteneğini ve kararlılığını aktive edebilecektir. Türk Cumhuriyeti'nin geleceği genç arkadaşların elinde olduğundan önerilerini açabilmek için ihtiyaç duyulan değişim aciliyet taşımaktadır.
Arı Hareketi olarak Türkiye'nin aydınlık geleceğine ve yeni yüzyılda uluslararası arenada önder bir rol üstlenebileceğine dair inançla doluyuz. Türk insanı yenilenen özgüveni ve gençliğinin motivasyonuyla statik kalıplara meydan okuyarak değişim sürecini zorlayacak yeteneğe ve enerjiye sahiptir. Bu inançla ve bu bilinçle yolumuza devam edebilmek ümidiyle...

KEMAL KÖPRÜLÜ: "WINDS OF CHANGE"
What first brought together the founders of the "Arı" (Bee) Movement on 15 June 1994 was the quest for solving the problem of corruption which is widespread within political, economic and social circles. The long-term approaches envisaged on that particular night tended to have an increasingly optimistic view regarding the future. Given the last six years, this tendency proved true. On the threshold of the 21st century, we have higher hopes that a brig thter future is expecting Turkey.
Although Turkish people have lost their motivation especially in the last ten years, certain recent developments including Turkey's hosting of the OSCE conference which was attended by US President Bill CLINTON, and the election of a new president signal the change that lies more close to Turkey than it has ever been before. In this new century, Turkey needs to set up institutions working on particular subjects and adopting knowledge-based approaches as her mission.
After the devastating earthquake, a broader understanding of civil society appeared and the process of globalisation was underlined once more.
After brillant success in various fields of sports, it became clear that this process of change should be supported in order to increase individual participation in all aspects of social life. The Turkish youth has the potential of directing and increasing the speed of the winds of change. As members of the Arı Movement, we firmly believe that Turkey will have a leading role on the international arena. Turkish people have the capability and self-confidence to challenge the static models of the past, thereby reinforcing the process of change.

PORCAN'DAN INTERNETTE ÜSTÜN GÜVENLİK
Porcan Akıllı Kart (Smart Card) ve Parmak Okuyucu teknolojileri ile, internetteki bilgi alış-verişini güvenli hale getiriyor. OT/VT (Otomatik Tanıma ve Veri Toplama) sektörünün lideri Porcan, internet ortamında şifrelerin kırılması ve kişisel bilgilere ulaşılması sorununu, en yeni "tanıma" teknolojileri ile ortadan kaldırıyor. Akıllı Kartlar ve Parmak Okuyucu cihazları ile güvenli bir internet ortamı sağladıklarını kaydeden Porcan Satış ve Pazarlama Müdürü Diana Misim FINDIKO/LU, bu teknolojilerin kamu ve finans sektörlerinde de yaygın olarak kullanılmasını hedeflediklerini söylüyor. Akıllı Kartlar Gerçekten Akıllı mış

Akıllı Kartlar, verilerin ve mesajların RSA, DES gibi algoritmalar ile şifreleme, işlemlerin dijital imza ekiyle kaydedilmesi, kullanıcı, kart ve terminalin birbirlerini güvenlik amacıyla sorgulayabilmesi özelliklerine sahip olması ile diğer manyetik kartlardan çok daha güvenli bir teknoloji sunuyor. Akıllı Kartlar, kişinin kimlik bilgilerini doğrulamaya yarıyor ve numaranın herhangi birine parola gibi verilmemesi ya da unutulmaması için, numara çip üzerine işleniyor. Porcan yetkilileri, sistemi bir adım daha güvenli kılmak için çip üzerine parmak izleri de ekleyebileceklerini belirtiyorlar. Internet üzerindeki kişisel bilgi güvenliğinde önemli bir yeri olan Parmak Okuyucu cihazlar, internet erişiminde kullanılan parolalara ve PIN'lere dayanan, yanılgıya imkan vermeyen bir teknoloji sunuyor. Parmak Okuyucu ile, parola ve PIN kodlarının, unutulma olasılıklarından doğan dezavantajlar tamamen ortadan kalkıyor. ‹nternet bankacılığında, on-line borsa işlemlerinde ve elektronik ticarette önemli avantajlar sunan cihaz, dizüstü bilgisayarlar için de güvenli bir erişim sağlıyor. Her insanın kendine özgü biyolojik özelliklerinden güvenlik amacıyla yararlanma, günümüzde tanıma teknolojilerinde yaşanan en son aşamayı yansıtıyor.


MEDYATEXT
Elegans'a mail