İĞNE-BEDİİ OKYAY SİYASALLAŞMA Yaşamın her kademesinin SİYASALLAŞTIĞI bir ortamda ülkemiz insanlarının ilgi alanlarının Siyaset ve Politika olması bizlere hiç yabancı değildir de ülkemizi ziyaret eden yabancılara son derece yabandır. Bunun en belirgin göstergesi gelişmiş ülkelerdeki TV haber programları içersindeki siyasi haberlerin oranı ile bizdeki oranlarıdır. Türkiye'de siyasi iktidara sahip olmak bu ülkenin ekonomisine, eğitimine, sağlığına, sanat ve kültürüne kısacası tüm yaşamına egemen olmaktır. Bu nedenledir ki Ankara hapşırır borsa düşer, Ankara tıksırır bankalar ve şirketler batar, Ankara tıkanır insanlar aç ve sefil olur. Yine bu nedenledir ki tüm sorunların çözümü yine siyasette aranır. Son günlerde siyasette yeniden yapılanma arayış ve beklentileri bu anlayışın sonucudur. Bataklık temizlenip Türkiye'de iktidar olmanın anlamı küçültülüp, devletin ufaltılması yani sistemin değiştirilmesi sağlanmadıkça sivrisineklerle uğraşmak yani kötü olduğuna inandığımız yerine iyi olduğunu varsaydığımız siyasetçiyi getirmek hiçbir şeyi değiştirmeyecektir. Acaba biz sistemi gerçekten değiştirmek istiyor muyuz? Herhangi bir ürünü imal eden sanayici nasıl tüketicinin talep ve istekleri doğrultusunda mal üretirse, siyasetçi de kendi tüketicisinin yani seçmeninin talep ve istekleri doğrultusunda hizmet üretir. Sizin siyasetçinizden istediğiniz hizmet eşinizin iyi bir merkeze tayini veya çocuğunuzun herhangi bir kamu kuruluşunda işe alınması veya imar durumu olmayan arazinin imara açılması olursa, siyasetçiyi değerlendirme kriterleriniz dünya olaylarına bakış açısı yerine iyi laf oturtması veya nurlu ufuklar vaadetmesi ise, kimi seçerseniz seçin sonuçta bir öncekini aratmayacaktır. Siyasette yeniden yapılanma denince hemen yeni isimlerin telaffuz edilmesi yine bu kısır döngünün sonucudur. Günümüzde Türkiye'yi esenliğe çıkaracağını iddia eden isimlerin tek uğraşları kendilerinin ne kadar dürüst olduklarının ispatı için verdikleri çabadır. Siyasetçinin doğal olarak olması gereken dürüstlüğü ülkemizde maalesef fazilet haline gelmiştir. Türkiye ne bu siyasi yapılanma ile ne de bu sistemi benliğine kadar özümsemiş siyasetçilerle bir yere varamaz. Bize her konuda bizden ileride hatta dünya siyasilerinden ileride siyasetçiler gerekmektedir ki ülkemizi önce onların seviyesine daha sonra da onlardan ileriye götürebilsin. Yıllardır Türk'ün Türk'e propogandası ile süregelmiş politika sahnesine artık dünya olaylarını izleyen bizleri gelişmiş ülkelerin insanlarının sahip olduğu ekonomik ve sosyal insanlık düzeyine taşıyabilecek siyasileri bulup seçme zamanımız gelmişte geçmektedir. Tabi önce bu düzeye kendini taşıyabilmiş siyasetçi bulabilirsek!