DR. TURGUT Ö. TELMAN Finans Kulüp Başkanı President of Finance Club Örgütlenmeliyiz... Mahallenizin pisliklerinden, çirkinliklerinden bir gün sıkıldığınızda ve bir şeyler yapmaya karar verdiğinizde yalnız başınıza işlerin üstesinden gelemeyeceğinizi anlayıp, komşularınızla işbirliği yapmaya çalışırsınız, örgütlenme ihtiyacı duyarsınız. Ama böyle örgütlerle uğraşmak yerine pislik, düzensizlik, çirkinlikler içinde yaşamaya devam edenler de var. Mahallenin güzelliği için olduğu kadar, eğitim konusunda, insan hakları, kadın hakları, özürlüler ve binlerce başka konularda bir şeyler yapmak için işbirliği örgütleri kuranlar var. Her konuda, çirkinlik pislik veya düzensizlikleri aşmak için örgütlenen ya da örgütlere katılan insanlar var. Kamil insanlar, kendilerinden bir şeyler veren insanlar! Son 40 yıllık toplumsal yapımızı gözden geçirecek olursak, sosyal yardımlaşma, bozuk veya çirkin olaylarla mücadele, güzelleştirme çabaları için kurulmuş çok sayıda örgüt (dernek/vakıf) bulunduğunu görüyoruz. Ama oluşturulan örgütlerde çalışmaları esas itibariyle ve ne yazık ki bir ya da en çok birkaç kişinin sürdürdüğü de ayrı bir gerçek. Bütün bu çabalar aslında Demokratik toplum yapısının dinamizmini ifade ediyor. Ama sanıyorum şunu söyleyebiliriz ki, bu örgütlerin güç ve etkinlikleri son 40 yılda çok fazla veya yeterli artmış kabul edilemez. Bu cümleden olarak, insanlarımızın, aile sohbetlerine, maçlara veya dizi filmlere ayırdıkları zaman kadar zamanı, demokratik toplum sorunları için mücadeleye ayırdıklarını söyleyemeyiz. Çok sayıda sosyal kuruluşa üye olan komşumun bu kuruluşlara düzenli aidat ödediğini ama hiç gitmediğini biliyorum. Bir çok dostumun ise işinde fevkalade başarılı oldukları halde mesleki sosyal faaliyet gösteren hiçbir kuruluşla ilgili olmadıklarını görüyorum. Son derece pragmatik bir yaklaşımla sosyal amaçlı kuruluşların kendilerine ne faydası olacağını sorgulayıp kısa vadede bir yarar göremeyenlerin demokratik toplum örgütlenmelerine maddi manevi destek vermediklerini görüyoruz. Hatta benim şimdi işim çok başkaları gitsin çalışsın, işler gelişince bende katılırım diyecek kadar kısa vadeli, küçük düşünceli pek çok kurnaz var. Birlikte bir şeyler yapalım, sonra biz veya bizden sonrakiler faydalansın düşüncesini ne yazık ki göremiyoruz. Bir zaman sonrasına toplumsal özverili hizmetlerle yatırım yapmak konusunda ciddi bir eksiklik var. Kısa vadeli kazançları düşünmek sanki genetik bir yapı. İnsanların toplu hareket etme, ortaklık kurma, ortak yaşama yönlerinin, genetik özelliklerle ilgisi var mıdır? Derneklerimizin, vakıflarımızın, siyasi partilerimizin, şirketlerimizdeki ortaklıklarımızın durumuna bakalım. Hangi toplu hareketin üyeleri görevlerini yapıyorlar? Herkes bir rol alıp, rolünü gerektiği gibi oynuyor mu? Yoksa herkes seyirci mi? Yoksa herkes parça toplamaya mı geliyor? Demokrasi belirli zamanlar da oy vermek için sandığa giderek sağlanamaz. Önemli olan bir takım işleri yapmak için seçimle görev verdiğimiz insanlara yapacakları işleri göstermek için sürekli çalışmak zorundayız. Finans sistemimizde bir sorun var mıdır? Var ise bunu yalnız devletin resmi organları mı düzene koyacaktır? Bu sorunlar hakkında yalnız birkaç köşe yazarının görüşü mü esas alınacaktır? Mahalleyi güzelleştirmeye çalışan mahalle halkının toplumsal örgütler de çalışmaları gibi finans sisteminin insanlarının da sistemin güzelleştirilmesi için örgütlü çalışma yapmaları gerekmiyor mu? Yukarıda işaret ettiğim kısa vadeli düşünce yapısının yaygınlık ve etkinliğini finans sistemimizin kişi ve kuruluşları arasında da ne yazık ki çok görüyorum. ABD' de dörtyüzbinden fazla Finans Kulüp varken, Türkiye'de yalnız bir tane bulunduğunu söylersek, eksiklikleri fark edeceğinize inanıyorum. Güzel, temiz bir mahallede yaşamak için komşularımızla elbirliği yapmamız gerekmiyor mu? Yoksa Devlet yapsın diye mi bekleyeceksiniz? Yoksa köşe başında çöplerin birikmesi, saygısız veya çıkarı olan birilerinin gelip mahallemizin güzelliklerini bozmasına gasbetmesine sesinizi çıkarmayacak mısınız? Mahallemizin ya da Finans sistemimizin güzelleşmesi için hangi toplumsal çabaları yaptığınızı düşününüz. WE SHOULD GET ORGANIZED... When you are fed up with all the trash and ugliness in your neighborhood, you have two options: You either go on living in that environment with the way things are, or you get organized with your neighbors and try to change things. Just like for the order and beauty of the neighborhood, there are people who come together for other causes such as education, human rights, women's rights, the disabled, and many others. However, it is an undeniable fact that in such organizations, it is generally one person or a couple of people that actually do the job. Besides, there are many people who tend to avoid volunteering in organizations. They rather prefer to watch TV or avoid being active for they do not see any imminent benefits for their own selves. However, democracy is not just voting every election time; there is more to it where one needs to always work and be active. For example, when there is a problem with our finance system, should we wait for the government to solve it? Should we make do with the opinions of a couple of columnists on this problem? In other words, it comes down to the question of whether we will get organized among ourselves and do something to tidy up our neighborhood, or wait for the government to step in and solve all our problems.