   |
Akşam Gazetesi Köşe Yazarı Columnist For Daily Akşam İçerideki kısır gündemi bir yana bırakalım, yaşadığımız gezegene bakalım, mesala SAM AMCAMIN kalbine iki tıklama yapalım, ne dersiniz, cevabınızı evet kabul edip başlıyorum... •Okyanus ötesinde başlayan yeni politik trend, tüm dünyada sanal salgın yaratmış durumda. Bush-haters, yani Bush'tan nefret edenlerin internet siteleri, kitapları, şarkıları, kendilerine özgü şakaları, klipleri milyonlarca mürit yarattı. İnsanları birleştiren 'bush karşıtlığı' giderek kitleleri etkisi altına alıyor. Hayretle izlenmesi gereken bir durum bu, belki bu satırların okurları olan sizlere de 'içe dönük' bir yerel çağrışım yapar, efendim ne dediniz?! Neyse, sizi kışkırtmayı bir kenara bırakıp ben ana konuma döneyim, çünkü sizi kışkırtmak im-kan-sız, yaşayarak test ettik, önce Ankara'ya bakın, sonra da aynaya. •Evet, tekrar ana konumuzda, Bush karşıtlığındayız... Bush'tan nefret edenlerin arasında politikacılar, sanatçılar, ünlü gazeteciler var. Meselá ünlü yönetmen Michael Moore gibi.. (Beyaz aptal adam isimli bir de kitabı var). Kulübe son katılan isimlerden bir tanesi de ABD eski Hazine Bakanı Paul O'Neil. Neil, Başkan Bush'tan ‘‘etrafını sağırların çevirdiği bir kör’’ diye söz ediyor. •Peki sadece haterslar duygularını Bush ile sınırlı tutuyorlar mı? Bush'un şahinlerinin büyük Ortadoğu hayali, uyguladığı acımasız özel harp metodları, kanlı işgaller, masum ölümleri, savaşlar ve de sonucu ortadaki Irak politikası, Amerika'nın dünyadaki itibarının başına neler getirdi dersiniz? Cevabı işin uzmanının yorumuyla öğrenelim. •Washington'un etkili düşünce kuruluşlarından Washington Enstitü'nün Türkiye Masası Direktörü, değerli akademisyen Dr. Soner Çağaptay'la Washington-İstanbul hattında yaptığımız sohbeti ve Soner Bey'in bu konu hakkında hazırlayıp-ilgili makamlara sunduğu 'özel raporu' paylaşalım. Dr.Çağaptay' dan öğreniyoruz; 'Son 20 yıldır Amerika ve Türkiye, askeri ilişkilerini geliştirmiş iki müttefiktiler. Sosyal, ekonomik ve kültürel ilişkiler çok düşük seviyede olmasına rağmen, örnek olarak 2002 yılında Türkiye Amerika'nın ticari ortaklık yaptığı ülkeler sıralamasındaki yeri 29 idi... (Bu nasıl 'iyi' müttefiklik anlamadım! G.K) askeri ilişkileri çok ilerleme gösterdi. Ancak, 4 Temmuz'da meydana gelen Süleymaniye olayları-askerimizin başına çuval geçirilmesi ve de tezkere savaşları her şeyi değiştirdi. Geçtiğimiz yıl K.Irak üzerinde oynanan karmaşık satranç oyunu iki ülkenin ilişkisini zehirledi. Birçok Türk askeri yetkili Amerika'nın K.Irak'ta Kürt devleti kurmak istediğine ve birçok Amerikalı askeri yetkili ise Türkiye'nin bölgede olayları daha karmaşık hale getirdiğine inanıyor. •Geleneksel olarak Amerikan yanlıları arasında yer alan Türk kamuoyu, son dönemde Amerikan karşıtı bir hale geldi. Bu duygular, yerleşik hale gelmiş gibi görünmüyor. Bunlar, daha ziyade geride kalan bir yılın olaylarının bir ürünü. Eğer bunlar kendi haline bırakılırsa, Amerikan karşıtlığı Türkiye'de daha derin kök salabilir. Bu, özellikler Amerikan destekçiliğinin Ortadoğu'da aranır hale geldiği bir dönemde ve Irak'taki durumun henüz istikrarlı bir hal almadığı bir zamanda önem arz etmektedir.' Dr.Çağaptay'ın analizi gayet anlamlı değil mi? •Ve şimdi... Tam bu kesişme noktasında da işin bir başka önemli uzmanının CIA eski başkan yardımcısı Graham Fuller'ın Los Angeles Times Gazetesi'nde yayınlanan bir makalesini paylaşalım. Fuller'in bu yazısı, Washington'daki bazı 'şahinler' içindir, Türkiye'nin kızgınlığının sebeplerini doğru okuyamayanlara ''içlerinden'' bir ismin yorumuyla sunulur, diyor ki Fuller; •'Geçenlerde Türkiye'ye yaptığım ziyaret sırasında ABD'nin niyetlerine yönelik yaygın kuşku beslendiğini gördüm; birçokları Washington'ın bölgeyi yeniden şekillendirmek için giriştiği belirsiz güç oyununda bir sonraki kurbanın Türkiye'nin kendisi olabileceğinden korkuyor. Türkiye'de Washington'a dair yaygın kanı, onun Türk ulusal çıkarlarına karşı saldırgan ve düşmanca niyetler besleyen bir oyuncu olduğu yönünde. Bunların hiçbiri doğru olmasa bile, algılama her şey demek. Ankara artık, geleceğinin Washington'la beraber olup olmadığını, belki de AB ve Rusya, Çin, Hindistan gibi diğer bölgesel güçlerle ittifak yapıp yapmamayı tartışıyor. •SAĞCISI-SOLCUSU ABD KARŞISINDA BİRLEŞİYOR Türkiye'de Amerikan karşıtlığı yükseliyor ve Türk solu ile aşırı sağcı Türk milliyetçileri arasında beklenmedik bir koalisyon kurulmuş durumda. Bu gruplar Amerikan düşmanlığı noktasında birleşiyor. İMZA; Graham E. Fuller ' •Son olarak, sahi, sevgi gerçekten de nefrete dönüşür mü?! Derler ki; 'Başlangıçta sevgi var idiyse de bu nefrete dönüşmüşse, bir daha geri gelmez. Ama başlangıçta nefret var idiyse bu sevgiye dönüşebilir. O zaman da onun başlangıçta nefret olmadığı anlaşılır.’ Leave aside our barren agenda, let us look at the planet where we live and double-click the heart of Uncle Sam. Agreed? I take the answer to be affirmative, and get started_ The new political trend which emerged across the Atlantic has turned into a world-wide epidemic. Websites, books, songs, jokes and videos dedicated to Bush-haters have created millions of addicts. Do haters restrict their feelings only with Bush? What befell do you think to America’s reputation all over the world because of the big Middle East dream of the hawks around Bush, the special and brutal war tactics he implements, the bloody invasions, innocent deaths, battles and the concomitant Iraqi policy? We hear the reply from Dr. Soner Çağatay, the Coordinator of Washington Institute Turkey Desk. “For the last two decades, Turkey and the USA have been allies with comprehensive military relations. The events that took place in Süleymaniye on the 4th of July and the controversial parliamentary motion turned everything upside down. A lot of Turkish military officials believe that America is willing to establish a Kurdish state in Northern Iraq while their American counterparts contend that Turkey is complicating the events in the region even further. Recently, the Turkish public, who traditionally sides with the US, turned against America. This is critical at a time when US-backing is much-needed in the Middle East and the instability in Iraq still persists”. At this juncture, let us refer to Graham Fuller, former vice president of the CIA and to his article in Los Angeles Times: “In a recent visit to Turkey, I saw that there is wide-spread skepticism about America’s intentions. It is believed that Washington, as a player, has hostile and cruel intentions towards Turkey’s national interests. Anti-Americanism is becoming a common denominator for both the Turkish left and the ultra-rightist Turkish nationalists”. As the saying goes, “If there was love at the beginning which turned into hatred, it will not come back. But if there was hatred at the beginning, it might turn into love. And then it becomes apparent that it was not hatred at the beginning.” |