YAZDIK DA NE OLDU!
HADİ NEŞET TÜRKMEN

İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Görevlisi

 

NATO Mermer, NATO Kafa


Değerli Okurlar,
Bu satırların yazıldığı günlerde ülkemizde en önemli iki konu gündemdeydi. Bunlardan birincisi NATO Zirvesi, ikincisi de Futbol Federasyonu seçimleriydi.

Başkan BUSH'un Ankara'ya indiği saatlerde Esenboğa havaalanı çevresine düştüğü söylenen bomba aniden sessizliği ve sakinliği sağladı.
'Büyük debdebeyle ve Lale Devri savurganlığıyla organize edilen Futbol Federasyonu Genel Kurulu' hukuğun bu ülkede var olduğunu gözlü, gözsüz herkese göstermesiyle birlikte kongre acilen ileri bir tarihe ertelendi.

Yargı kararlarına uymaya pek alışık olmayan ve aşiret mantığıyla hareket edenlerin ilk tepkisi: 'Adalet isteyenlere karşı' hukuğun tanıdığı imkanları, özgürlükleri ve anayasal hakları hiçe sayarcasına çirkin ve tehditkardı.

Demokrasinin temeli olan farklı fikirler zenginliğine adeta isyan eden yer altı dünyası edasında tavırlardaki bu şahıslar, itirazlarını yargıya taşıyanların 'ağızlarını, burunlarını kırdırmakla ve onları vatan hainliğiyle' itham ederek, hukuğun verdiği kararlara karşı bile küstahça ön yargılı davranışlar sergilediler.

Kulüpleri ve delegeleri tahrik etmek için 'futbolun içine bunlar dinamit koydular' diye iftira edenlerin aslında kendilerinin birer 'canlı bomba oldukları', üzerlerindeki fünyeler patlayınca yakında anlaşılacaktır.

Hayatı boyunca hiç kimseden davacı olmamış bir şahıs olarak, açtığım ilk davada hukuki haklılık sahibi olmak beni cidden mutlu etti. Yakında yeni futbol yasasının uygulanmasında yeniden hukuksuzluklar oluşursa, yasal mutluluğu paylaşacağım insanlarımızın adedinin futbol dünyamızda çoğalacağı şimdiden belli oluyor.

Yaşadıkları sorunları unutanların, korkudan konuşamayanların, haklarını almayı ve aramayı bilmeyenlerin gerçek patlamayı duyduklarında alacakları tavrı bende sizler gibi merakla bekliyorum.

Artık 'balona iğne girmiştir ve bu balonda yama tutmaz' yani, 'diş macunu tüpten çıkmıştır ve bir daha da içeriye geri dönüşü mümkün değildir'

NATO Zirvesi bir kez daha gösterdi ki ticaret, turizm ve kongreler merkezi olmaya hazırlanan İstanbul şehrimiz henüz bu konsepte uygun planlanamamış.

Dünyanın üst düzey yöneticileri ve eşlerinin yanında önemli bir basın grubunun da ziyaret ettiği İstanbul'da ticaret neredeyse sıfırdı.
7/8000 kişilik ekonomik geliri yüksek misafir gurubuna bir gram altın satamıyorsanız, toplamda konuklara günde ancak 500 Euro'luk harcama yaptırabiliyorsanız 'marketing'den, tanıtımdan, iletişimden ve organizasyondan' bahsedemezsiniz.

Ticaret Odası ve Esnaf Sanatkarlar Odası İstanbul için bu organizasyonda ne kadar söz sahibi olabildi veya devreye sokuldu hiç bilemiyorum. Ama gördüğüm ve medyadan okuduğum kadarıyla NATO Zirvesi'nde ticaret eskilerin deyimiyle 'NATO mermer, NATO kafaydı.'






# # # # # # # #