AYHAN ÖZER
Tariş Genel Müdürü
General Manager of Tariş


TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK 72'NCİ KURULUŞU TARİŞ'İ DÜNYA PAZARININ DEVİ YAPACAĞIZ


88 yıllık geçmişe sahip olan Tariş'in seçimle gelen ilk Genel Müdürü Ayhan ÖZER. ÖZER ağır, ağır olduğu kadar çok önemli bir görevi omuzlarında taşıyor. Tariş'i oluşturan incir, üzüm, pamuk, zeytin ve zeytinyağı birliklerinin toplam 106 kooperatifine, 120 bin ortağa ve 82 işletmeye sahip bu kuruluşta genel müdürlük yapıyor.

Tariş gibi dev bir kuruluşun yanı sıra Birlikler'in Hazine ve Dünya Bankası ile ilişkilerini sürdüren, Birlikler'in yeniden yapılandırılması sürecinde, Yeniden Yapılandırma Kurulu'nda Türkiye'deki 17 Birliği temsilen görev yapıyor...


Birliklerin ülke ekonomisi ve tarımdaki önemi nedir?

TSKB (Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri), 1935 yılında yasal temeli oluşan Tariş'e bakarsak 1915'den bu yana üretici ortaklarıyla faaliyette bulunan kuruluşlardır. Türkiye geneline yayılmış bu birlikler ürettiği ve işleme alanına giren ürünlerle ilgili olarak hem üreticiye hem de bölge ekonomisine büyük katkısı olan, kısacası ülke tarımının ve üretici çıkarlarının korunmasında önemli rol oynayan vazgeçilmez kuruluşlardır.

Peki Tariş?

Tariş 88 yıllık bir kuruluş. Bünyesinde 4 birlik var; İncir, Üzüm, Pamuk, Zeytin ve Zeytinyağı..

16 Haziran 2000 tarihi diğer Birlikler gibi Tariş için de bir milat oldu. Birlikler bu tarihe kadar kamu vesayeti ve müdahalesi altında faaliyetlerini sürdürdü. Ürün alım fiyatından satış fiyatına, yatırımlardan iş ve görev seyahatlerine kadar her şey Bakanlık izin ve onayıyla gerçekleştiriliyordu. Birlik Genel Müdürleri Bakanlık tarafından, yani siyasi tercihlerin belirleyici olduğu bir anlayışla atanıyordu. 16 Haziran 2000 'de kabul edilen 4572 sayılı Yasa ile "Birliklerde Özerkleşme" çalışmaları başladı. Bu yasa ile Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri'nin 4 yıllık bir yeniden yapılandırma sürecinden sonra idari ve mali açıdan özerk bir yapıya kavuşturulmaları planlanıyor. Dört yıllık dönemin 3 yılı geride kaldı. Biz Tariş olarak 3 yıllık bu dönemi en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştık. Mali ve idari açıdan daha rahatız. Devlet desteğinin arkamızdan çekildiği günden bu yana kendi kendimizi yönetiyor, finansman ihtiyacımızı karşılıyor, ortaklarımıza daha iyi ve hızlı hizmet veriyor, yatırımlarımızı sürdürüyor, kendi kanatlarımızla uçuyoruz. Tabii ki Türkiye'de tarımla uğraşmak zor. Krizlere rağmen ayakta kaldık. Şimdi Tariş olarak alanımızda lideriz. Türkiye'nin kendi alanında önde gelen kuruluşlarıyla her alanda rekabet eder konumdayız. Tarımın finansmanında Ziraat Bankası'nın, Tarişbank'ın, Tarım Kredi Kooperatiflerinin bu işlevlerinden uzaklaşması karşısında Tariş, üreticinin finansmanında önemli bir boşluğu doldurarak üretim yapılmasını sağlıyor. Tariş Pamuk Birliği, İstanbul Sanayi Odası'nın "Türkiye'nin En Büyük 500 Kuruluşu" arasında 72. sırada yer aldı. Biz devlerle aynı sahneyi paylaşıyoruz. Ege Bölgesi'nden çıkan bir kuruluşuz ama bölgesel değiliz. Tariş, alanında Türkiye'nin temel kuruluşlarından biri olduğu gibi, uluslararası pazarda da vazgeçilmez bir yere sahip. Geçen dönem 35 milyon dolar olan ihracatımızı bu yıl ikiye katlayarak 70 milyon dolara çıkardık. İncirde, üzümde, zeytinyağında ve pamukta ihracatımızı her yıl arttırıyoruz. Türkiye'nin en önemli istihdam ve ihracat kaynağı olan, aynı zamanda Türk tekstil sanayinin stratejik temel hammaddesi ve bizim ana ihraç ürünümüz olan pamukta, ülkemizin en büyük tedarikçisiyiz. İplik fabrikamız üretimini program satıyor... Sadece Tariş Pamuk Birliği'mizin ihracatı 20 trilyon lira. Tariş Pamuk Birliği, Türkiye rekoltesinin yüzde 12'sini kendi yarattığı kaynaklarla tek başına alımını gerçekleştiriyor. Üretimimizi arttırmamız, Türkiye'nin lokomotif sektörü tekstile hammaddenin üretimini arz-talep dengesini sağlayacak şekilde yönlendirilmesi açısından gerçekçi prim uygulamasının ilgili kesimlerce ortaklaşa savunulması ve desteklenmesi şart. Düşünün, pamuğa verilen prim bu dönem yalnızca 5 cent. Bu prim amacından ve tekstil sektörünün uluslararası rekabet gücünü arttırmaktan oldukça uzak. Bu nedenle çiftçi tarladan kaçıyor, tekstilci Amerikan pamuğuna yöneliyor. Bu yıl, 550 bin ton pamuk ithal etti Türkiye. Göz göre göre Türk pamuğunu bitiriyorlar. Biz bütün bu konularda hükümet tarafından gerekli kararların ve önlemlerin alınması için yoğun çaba harcıyoruz. Kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz.

Çiftçiye verilen prim hep ulufe olarak görüldü. Prim nedir, niçin verilir?

İnsanları özendirmek için. Örneğin başarılı sporculara, futbolculara prim verirler; daha başarılı olmaları ve daha çok maç kazanmaları daha üretken olmaları, güçlerini kullanmaları için. Tarımsal alandaki "prim uygulaması" nın da işte böylesi bir yönü var. Amaç, "üreticilerin ülkemizin ihtiyacı olan, verimliliği arttırarak daha kaliteli ve daha çok üretmelerini sağlamak". 1994 yılında pamuğa verilen prim 25 centti, bugün 5 cent. O günden bugüne yüzde 80 gerileme var. Primde üreticinin talebi; gerçekçi, uluslararası pazarda rekabet edebilecek miktarda belirlenmesi, bunun tespitinde üreticinin gerçek maliyetlerinin esas alınması ve bu maliyet çerçevesinde kalıcı bir sistem oluşturulması. Nasıl sağlık, eğitim politikamız varsa tarımda prim uygulamasında da kalıcı bir devlet politikası uygulanması lazım. Kaynağının bir şekilde yaratılması, bulunması lazım. Bu yolla ekonomide haksız rekabete yol açan kayıt dışı uygulamalarında önüne geçilir. Aksi takdirde üretici üretemez duruma gelecek. 1999'da 7,1 milyar dolar olan GSMH'nın yüzde 3,5'a ulaşan tarımsal destekler , 2002'de 1,1 milyar dolar. Yani 3 sene içerisinde tarıma ayrılan kaynaklardan 6 milyar dolar başka alanlara kaydırılmış. İşte tarımın temel sorununu açıkça sergileyen iki veri.

Tariş'in hedefleri nedir?

Tariş olarak uzun soluklu düşünüyoruz. Strateji ve yatırımlarımız hep uzun soluklu. Biz 2004-2005'leri değil, 2023'leri planlıyoruz. Geleneksel Tariş kalitesini rekabet gücüyle birleştirip iç ve dış pazarlarda büyümeyi, hatta liderliği hedefliyoruz. Hedefimiz 70 milyon dolar olan ihracatımızı çok daha yukarılara çıkarmak. 120 bin ortaklı dev Tariş'i dünya pazarının devi yapacağız. Kendimize ve üreticilerimize güveniyoruz. Çünkü üretiyoruz. Ülkemizin çıkış yolu da üretmekten geçiyor. Tariş Pamuk Birliği, İSO'nun 500 Büyük Sanayi Kuruluşu sıralamasında 72'nci oldu.



TARİŞ, THE 72nd LARGEST ENTERPRISE IN TURKEY WILL BECOME A GIANT IN THE GLOBAL MARKET


The fig, grape, cotton, olive and olive oil unions that make up Tariş include a total of 106 cooperatives, 120 partners and 82 enterprises. As a result of certain legal amendments, agricultural unions that were supported by the State have gained an autonomous identity since 2000. As Tariş, we have tried to make the best use of the past three year period. We are now in a better position in financial and administrative terms.

We manage our own enterprise, meet our own financial needs, we render better and faster services to our partners and continue with our investments. We are now able to compete with the leading enterprises in Turkey in our respective fields. As a matter of fact, Tariş Cotton Union was recently anked the 72nd on the "500 Largest Enterprises" list of the İstanbul Chamber of Industry. Tariş is not only a major local organization, but is also indispensable in the international market. This year, we doubled our exports figure to reach 70 million dollars. We constantly continue to increase our exports in figs, grapes, olive oil an cotton. We are in fact the largest cotton supplier in Turkey. As Tariş, our strategies and investments always have a long-term perspective. We aim at leadership in domestic and international markets by way of combining the traditional Tariş quality with competitive power. We will make Tariş a giant in the global market.



# # # # # # # #