GENÇ DÜŞÜNCE Ayşen LAÇİNEL
İnsan Kaynakları Danışmanı
Şirketlere Esas Zararı Sadık Çalışanlar Verir...
 
Şaşırdınız değil mi?
Yok yanlış yazmadım. Yanlış da anlamadınız. Sadık çalışan sadece sadıksa ve eski köye yeni adet getirmemekle övünüyorsa, ``ben 10-15-20.... yıldır bu şirketteyim. Geldiğimde böyle yapılıyordu işler, sormadım sorgulamadım aynen devam ettim`` diyenler için bu başlık.

Dünya değişiyor, değişim yenilenmektir. Hedefler de değişiyor. Hedefler değişince stratejiler değişiyor. Stratejilere bağlı olarak iş yapma şekli, süreçler değişiyor ama siz değişmiyorsanız eskiyorsunuz demektir.

Benden tavsiye; aman ha sakın ola bir yerlerde şu kadar yıldır şirketteyim, aynı görevi aynı şekilde yapıyorum diye övünmeyin. Karşınızdaki, tozunuzu almak isteyebilir. Tozlanmamak için hareket halinde olmak, yenilik ihtiyacını hissetmek, hedefleri gözden geçirmek gerekir. Çıkın oturduğunuz yerden, kalkın şu koltuklarınızdan etrafınıza bakın, çevreyi görün şöyle bir çalkalayın kafanızı ağırlaşmış düşünceler harekete geçsin. Kendinize de şirketinize de haksızlık etmeyin lütfen.

Eğitim Nedir?
Neden Eğitim Verilir?
Neden Eğitim Alınır?


Şirketlerdeki eğitim departmanlarına eğitim yöneticilerine ve şirket genel müdürlüklerine baktığınızda genellikle eğitimin önemli olduğu söylenir.

Peki, neden önemlidir? Acaba kaçı gerçekten bu sorunun cevabını düşünmüştür. Eğitim önemlidir çünkü; hizmet veren bir şirketseniz müşteriler önemlidir. Müşterileriniz önemliyse, müşterilerinizin karşılanması, bilgilendirilmesi, uğurlanması; tekrar geldiklerinde aynı özenle karşılanmaları ve uğurlanmaları önemlidir. Bu noktada iletişim eğitimleri, müşteri ilişkileri eğitimleri tasarlanır. Müşterinize bir ürün satıyorsanız sattığınız ürünün özelliklerinin bilinmesi, müşterilerin ürünle ilgili sorularına doğru cevap verilebilmesi önemlidir. Bu noktada da ürün bilgisi eğitimleri tasarlanır. Ürün veya hizmetinizle ilgili olası soru ve sorunlar düşünülerek müşteri beklentilerini karşılayacak kurallar oluşturulur. Bu tüm hizmet verenlerin bilgi eşitliğini sağlayacak, işlerini kolaylaştıracaktır. Çalışanların işlerini nasıl yapacakları net süreçlerle yazılı olarak bulunmalıdır ki iş yapma süreçlerini bilebilsinler.

Çalışanlar da en az müşteriler kadar önemlidir. Eğitimler çalışana değer verildiğini hissettirmeli onlara moral verecek şekilde tasarlanmalıdır. Bu da kişisel gelişim ve motivasyonel eğitimlerdir. Eğitimlerin ciddiye alınması için çalışana yarar sağlaması esastır. Eğitim sonrası takip, eğitim standartlarının uygulamada görülmesi, prim kriterlerinden olmalıdır. Yararını göreceğimiz uygulamalar bizim için önemlidir. Yarar maddi ve manevi olmalıdır. Prim maddi yarar olarak görülür. Teşekkür yazıları, ek imkanlar, alışveriş çekleri, burs, kredi imkanları da çalışanları mutlu eder.

Şirket, çalışanında iyi bir müşteri hizmeti, tatminkar ürün bilgisi ve sadakat istiyorsa önce kendisi gerekli eğitim yatırımını yapacak, çalışanına sadık olduğunu gösterecek sonra tüm bu eğitime bilgilendirmeye ve imkanlara rağmen işini yapmayan, önemsemeyen varsa da hesabını soracak, gerekirse yolları ayıracaktır. Eğitim bu kadar önemli bir iştir.

Karar Vermek mi Zor Karar Vermemek mi?

Büyüyen Şirketler, Büyümek İsteyenler, Satın Alınanlar, Satan Alanlar...... Ve bu şirketlerdeki yöneticiler, çalışanlar... Başarılı olup da satın alınmış bir şirkette çalışmakta olanlar. Ne değişik bir süreçtir bu. Gidecek miyim kalacak mıyım düşünceleri. Aslında gitmek mi istiyorum kalmak mı diye düşünmeden girilen psikolojilerdir bunlar. Torpilliler hani o arkası sağlam olanlar bile rahatsızdırlar yeniliklerden.
Çıkış ne peki? Bence çıkış, aslında ne istediğini bilmek. Bu şirkette mi devam edeyim yoksa yenilenme zamanı geldi yeni bir iş mi olmalı? diye düşünmeli.
Ben c şıkkı diyorum. Yani; hem bu şirket teklifini yapsın hem de yeni iş teklifi alayım. Sonra da canımın istediğini, bana iyi gelecek olanı seçeyim. Gönlümden geçen bu. Sizden mi saklayacağım. Hiçbirşey olmamış gibi işimden taviz vermeden, kendimden taviz vermeden çalışmak lazım. Peki ya süreç uzadıkça uzuyorsa ya bir türlü iş netleşmiyorsa ne yapacaksınız? Üzgünüm; ya sabır diyecek pes etmeyecek, bekleyecek ya da o diyardan gideceksin. Öfkeyle kalkan zararla oturur demişler. Yeni süreçler bir zaman gerektiriyor. Herşeye rağmen istediğiniz olmadıysa o zaman sizi çıkarsınlar ki yasal haklarınızdan yoksun kalmayın ve o arada çok daha iyi bir işe başlayın.

Madalyonun Diğer Yüzü;
Karar verecek olanların durumu;


Yeni bir şirket satın alınmış, yeni yönetici ve çalışanlar var. Kimler şirkete yarar getirir kimler kazanılmalı, kimlerle yollar ayrılmalı? Önemli kararlardır bunlar. Bir yanda sadık çalışanlar, bir yanda yeniler. Sadık ama eski düşünceli çalışanlarla yeni ama hızlı ve verimli olanlararasında karar vermek zordur çünkü torpilliler, alışkanlıklar devreye girer. Dengeleri bozmamak, mühim kişileri de küstürmemek gerekir. Sonuçta karar verecek olanlar zorlu bir süreç yaşar. Sürenin mümkün olduğu kadar kısa olması mümkün olduğu kadar şirket hedeflerini gerçekleştirebilecek şekilde verilmesi gerekir. Ne kadar mümkün olur? Bu ortama, güçler dengesine ve esas hedefe ve tabi yönetici pratikliğine göre değişir. Cesaret önemli. Daha da önemlisi ne istediğini ve bunu nasıl, kimlerle yapacağını bilmek. Hem yöneticilere hem de çalışanlara kolay gelsin. En mutlu, en başarılı olacakları görevde ve yerde olacakları şekilde mutluluklar diliyorum.