STEVE H. HANKE Steve H. HANKE
Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Ekonomi Profesörü & Forbes Dergisi Köşe Yazarı
Kambiyo Denetiminin Olumsuz Yanları
 
Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa ve Japonya’da maliye bürokratları faizleri çok düşük tuttular. Çoğu Asya ülkesindeki döviz rejimleriyle bir araya geldiğinde, bu düşük faiz politikaları bir sıcak para kokteyli yarattı. Mayıs ayında, Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu bölgeye sıcak para akışını kontrol altına almak için kambiyo denetimler uygulanmasını önerdi.13 ve 16 Haziran ayında sırasıyla Güney Kore ve Endonezya Birleşmiş Milletlerin bu yemini yediler ve yeni döviz denetimleri getirdiler. Sıcak para akışlarının nedenlerini anlamak için, temel döviz rejimi tiplerini incelememiz gerekir. Bir bakalım (aşağıdaki tabloyu inceleyelim).

Serbest Piyasa Rejimleri
Dalgalı ve sabit kurlar farklı görünmekle birlikte, her ikisi de serbest piyasa ailesinin üyeleridir. Her ikisi de döviz denetimleri olmadan işler ve ödemeler dengesi serbest piyasa mekanizmaları tarafından ayarlanır. Dalgalı kurda, merkez bankası bir para politikası belirler ama döviz kuru politikası yoktur ‘döviz kuru otomatik pilotla belirlenir. Bunun sonucu olarak, para tabanı yurtiçinde bir merkez bankası tarafından belirlenir. Sabit kurda iki seçenek vardır; biricisinde bir para kurulu döviz kurunu belirler, ama bir para politikası yoktur’ para arzı otomatik pilota bağlanır, ikincisinde ise, ülke “dolarize olur” ve yabancı bir ülkenin parasını kendi parası olarak kullanır.Bir sabit döviz kurunda, bir ülkenin para tabanı, döviz rezervlerindeki değişikliklerle birebir bağlıdır ve ödemeler dengesi tarafından belirlenir. Bu iki serbest piyasa döviz kuru mekanizmasında da, para ve döviz kuru politikaları arasında çatışma olmaz ve ödemeler dengesi krizleri (ve sıcak para akışları)ortaya çıkmaz. Dalgalı ve sabit döviz kurları yapıları gereği, piyasa güçlerinin para akışlarını kendiliğinden yeniden dengelemesini ve ödeme krizlerini ve sıcak para akışlarını engelleyen denge sistemleridir.

Çıpalı Kurlar Sorunlara Neden OlurÇoğu ekonomist, döviz kurları için “sabit” ve “çıpalı” terimlerini birbirlerinin yerine veya neredeyse birbirlerinin yerine kullanmaktadır. Bu ikisi, yüzeysel olarak aynı olmakla birlikte, temelden farklı iki döviz kuru düzenleme tipidir. Çıpalı sistemlerde para otoritesi aynı anda birden fazla hedef belirler. Gerçekten de, çıpalı kur sistemi için hem döviz kurunu hem para politikasını yönetecek bir merkez bankası gerekir. Çıpalı kur sisteminde para tabanının hem yurtiçi hem yurtdışı bileşenleri vardır.Çıpalı, fakat ayarlanabilir kurları, derece derece indirilen çıpaları ve gözetimli dalgalanmayı da içeren çıpalı sistemler sıcak para akışlarıyla sıkı sıkıya bağlantılıdır. Bu sistemler sıklıkla kambiyo denetimleri kullanır ve uluslararası ödemeler dengesi ayarlamaları için serbest piyasa mekanizmaları değildir. Çıpalı döviz kurları yapıları gereği, ödemeler dengesi ayarlamalarını yapan kendiliğinden bir mekanizması bulunmayan dengesizlik sistemleridir.
Dalgalı ve sabit kurlardan farklı olarak, çıpalı kurlar değişmez bir şekilde para ve döviz kuru politikaları arasında çatışmalarla sonuçlanır. Örneğin, bir çıpalı sistemde sermaye girişleri “aşırı” hale geldiğinde, merkez bankaları sıklıkla, ortaya çıkan yurtdışı para tabanı bileşenin, tahvil satıp yurtiçi bileşeni azaltarak sterilize etmeyi denerler. Sermaye çıkışları “aşırı” hale geldiğinde ise, tahvil satın alıp yurtiçi para tabanını genişleterek para tabanının yurtdışı bileşenini dengelemeye çalışırlar.Merkez Bankası para tabanının yurtdışı bileşenindeki azalmayı giderek daha fazla yurtiçinde oluşturulan taban parasıyla dengelemeye çalıştığında, ödemeler dengesi ortaya çıkar. Bu durum gerçekleştiğinde, para spekülatörlerinin(1997-98 Asya mali krizinde yaptıkları gibi) döviz kuru ile para politikaları arasındaki çelişkileri görmeleri ve bir devalüasyonu, kambiyo denetimlerini veya her ikisi zorlamaları sadece bir zaman meselesidir.

Sıcak Para ve Kambiyo DenetimleriSıcak para akışları esas olarak çıpalı döviz kurlarıyla bağlantılıdır. Çoğu analizci bu önemli bağlantının hakkını veremediği için sözde sıcak para sorununu yanlış teşhis etmişlerdir. Bunun sonucunda da, sıcak parayı soğutmak için mucize ilaç olarak kambiyo denetimlerini önermişlerdir. Bu ilaç semptomları tedavi eder, ama hastalığı, yani çıpalı döviz kurlarını tedavi etmez. Çıpalı döviz kurları terk edilene kadar değişken sıcak para akışları ve sıcak para akışlarını kambiyo denetimleriyle soğutma çağrıları olacaktır.

Paranın konvertibilitesi basit bir kavramdır. Ülkede yerleşik olanlarla olmayanların dövizle para birimi değiştirmekte özgür oldukları anlamına gelir. Bununla birlikte, devletin döviz ve para biriminin kullanımını ne kadar denetlediğine bağlı olarak farklı konvertibilite dereceleri vardır.

Kambiyo denetimlerinin kökeni, devletçiliğin babası olan Platon’a kadar götürülebilir. Ispartalı Likurgus’tan etkilenen Platon, konvertibl olmayan bir para birimi fikrinin, bir devlerin dış etkilere karşı özerkliğini korumasının bir yolu olduğu fikrini benimsedi. Pekin liderliğinin de konvertibl olmayan bir yuan fikrini bu kadar çekici bulması şaşırtıcı değildir.

Sıcak para akışlarının neden olduğu sorunlarda kambiyo denetimlerine dönme eğilimi pek yeni sayılmaz. 1905-06’da, spekülatif döviz alımlarını zorlaştırmak için Rusya Merkez Bankasına sınırlı bir tür kambiyo denetimi uygulama emrini veren Çar II. Nikola modern zamanlarda konvertibiliteyi sınırlayan ilk kişi oldu. Banka bunu, ürün ithal etmek için gerekli olduğu gösterilebilen durumlar dışında döviz satmayarak yaptı. Diğer durumlarda, döviz miktarı kişi başına 50.000 Alman Markı ile sınırlıydı. Çarın kambiyo denetimleri uygulamaktaki amacı, döviz rezervlerini ve döviz kurunu koruyabilmek için sıcak para akışlarını sınırlamaktı. Ne kadar çok şey değişirse, o kadar çok şey aynı kalıyor.

Politikacıların, kambiyo denetimleri uygulamaya karar vermeden önce Nobel ödülü sahibi Friedrich Hayek’in 1944 tarihli klasik Kölelik Yolu kitabından aşağıdaki pasajı okuyup düşünmeleri gerekir:

Ekonomik denetimin hayatın tamamına yayılmasını kambiyo alanından daha iyi gösteren bir şey yoktur. İlk bakışta, devletin dövizle yapılan işlemleri kontrol etmesinde özel hayatı etkileyen bir şey yok gibi görünür ve çoğu insan bu denetimi tam bir kayıtsızlıkla karşılar. Ama çoğu kıta ülkesinin deneyimi düşünceli insanlara bunun totalitarizme ve bireysel özgürlüklerin kaldırılmasına giden yolda kritik bir ilerleme olarak görmeyi öğretti. Bu gerçekte, yalnızca zenginler değil, herkes için, bireyin devlete tam olarak teslim edilmesi, tüm kaçış yollarının tamamen ortadan kaldırılmasıdır.

Hayek’in konvertibilite ile ilgili mesajı çağdaş yazarların çoğu tarafından ne yazık ki göz ardı edilmiştir. Kambiyo denetimleri devletlerin içinde kendi vatandaşlarının mallarına el koyduğu bir çiftten fazlası değildir. Açık döviz ve sermaye piyasaları bireyin haraç vermesini önler, çünkü devletler sermaye kaçışı ihtimalini hesaba katmalıdır.

Buradan, kambiyo denetimleri uygulanmaya başladığında, tüm varlıkların değeri düştüğü için ülkenin refahında hemen bir azalma olacağı sonucu çıkar. Bunun nedenini anlamak için, varlıkların nasıl fiyatlandığını anlamak önemlidir.

Bir varlığın değeri, üreteceği gelecekteki tahmini gelir taksitlerinin iskontolu güncel karşılığıdır. Örneğin, bir hissenin fiyatı, şirketin gelecekteki temettü veya yeniden yatırıma dönen para akışlarının yatırımcıya göre şimdiki değerini temsil eder. Gelecekteki bir gelirin şimdiki değeri, bu gelirin gerçekleşmemesine neden olabilecek çeşitli riskleri yansıtan uygun bir faiz oranı kullanılarak hesaplanır.

Konvertibilite sınırlandığında, risk de artar, çünkü mal rehin tutulur ve el konma yoluyla fidye tehdidine maruz kalır. Bunun sonucunda, varlıkları değerlendirmek için kullanılan riske göre ayarlanmış faiz oranı tam konvertibiliteye göre daha yüksektir. Yatırımcılar muhtemel gelecek gelirler için daha az ödemeye istekli olacaklar ve m

  Democracy or Liberty?: The Middle East and North Africa
  The Dance of the Dollar
  The curse of government failure
  The Dead Hand of Exchange Controls
  The Great Dissemblers
  The Baltics, Bulgaria and Greece
  Booms and Busts
  Hu versus Sarkozy
  The Misery Index: A Reality Check
  China’s Cards
  Greenspan’s Fairy Tales
  From John Law to John Maynard Keynes
  A great depression?
  The law of the ratchet
  On Oil Prices
  Rice markets and government failure
  A private infrastructure solution
  The dollar and U.S. inflation
  China’s Currency
  Money: Bulgaria, Bosnia and Turkey
  Reflections on Reagan the Intellectual
  The World’s Greatest Unreported Hyperinflation
  The Fed’s Zigs and Zags
  On Democracy