HALDUN YILMAZ

Zamanında Öyle Bir Hayal Kurduk ki, Şimdi Hayallerimizin de Üstünde Bir Sorumluluk Aldık
 
Şimdiki TÜGİAD başkanı Sn. Murat SARAYLI ile 7-8 sene önce normal bir dernek üyesi olarak, Uluslararası İlişkiler Komisyonu henüz yeni kurulmuşken, bir seyahat sırasında uçakta giderken YES Başkanlığı hayalleri kurmuştuk. Oysa şimdi hayal gibi gözüken Başkanlık görevinin 1. senesini doldurduk, 2. Başkanlık senesine başladık.
 
Firmanız ne iş yapıyor kısaca bahseder misiniz?

Genç bir şirket olan Fentra Yapı’nın merkezi Ankara’dadır. Her ne kadar 2001’de arkadaşlarımla Fentra’yı kurmuş olsak da, alüminyum dış cephe konusunda babam, amcam bu sektörün en eskilerinden. 1969’da alüminyum cephe konusunda Türkiye’nin ilk firmalarından olan Aldoks’un kurucuları. O firma 2000 senesinde kapandıktan sonra ben ve arkadaşlarım Fentra’yı kurduk. Yaklaşık 18 yıldır bu sektörde çalışıyorum. İşimiz binaları giydirmek. Alüminyum, cam cephe, alüminyum kompozit levha gibi ürünlerimiz mevcut. Üretim tesisimizde ürünler işleniyor, daha sonra aldığımız ölçülere göre ürettiğimiz ürünlerle binaları kaplıyoruz. Hem sanayi tarafı hem taahhüt tarafı var. Bu anlamda zor bir iş. Aile mesleği olduğu için bende bunu devam ettiriyorum. Aslında Boğaziçi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi ve Uluslararasıİlişkiler Bölümü mezunuyum.Fabrikamız ve merkezimiz Ankara’da. Yeni yatırımlar düşünüyoruz. The Marmara, The Marmara Pera, vs. gibi büyük projelerde çalışıyoruz. Türkiye çapında ve yurt dışında projelerimiz var.

Dernekteki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

TÜGİAD’ın Ankara’lı üyesiyim. Şu anda çoğunlukla İstanbul’dayım ama şirket merkezimiz Ankara’da. TÜGİAD Ankara şubesinin kuruluşunda bulundum. 1998 yılında, eski başkanımız Sn. Hamdi AKIN zamanında Ankara’da komiteler, komisyonlar oluşturulmasına karar verildi, listeler yapıldı. İşim gereği yabancı firmalarla da çalıştığım için, Derneğe ek bir maliyet getirmeden yurtdışındaki bağlantıları kurabilmek için Uluslararası İlişkiler Komisyonu’na başvurdum ve komisyonu oluşturmak, temellerini atmak, olgunlaştırmak bize nasip oldu. Birkaç ay içersinde, İstanbul’daki arkadaşlarla birlikte hareket ederek 1998 Mayıs’ında Yönetim Kurulu’nda Başkanımız Hamdi AKIN’ın yönetiminde Betül ILGAR ile Bora GÖKER veİstanbul’dan gönüllü arkadaşlarla İstanbul’da genel merkezin bünyesinde de Uluslararası İliş-kiler Komisyonu oluşturuldu ve Ankara’daki komisyonla birleştirildi.O dönem Komisyon Başkanlığı’na Betül ILGAR ve Bora GÖKER devam ettiler. 2000’de Komisyonun kendi teşkilatlanması ve Yönetim Kurulu’nda bir Komisyon Koordinatörü olması fikri benimsendi. Muharrem YILMAZ başkanlığında 2000 Mayıs’ında yeni yönetim seçildiğinde bu sefer ben o Yönetim Kurulunda Uluslararası İlişkiler Komisyonu Koordinatörü olarak görev aldım. Bu neredeyse bir gelenek halini aldı. Önce benim dönemimde başkanlık yapan Fatih ÜÇKUZULAR Yön. Kur. Kom. Koordinatörü, daha sonra o dönemde komisyon başkanlığı yapan Ferda KERTMELİOĞLU Koordinatör oldu ve şimdi bir dönem sonra 2004-2006 yönetim kurulunda Uluslararası İlişkiler konusunda Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyor. Şu anda ben yine yönetim kurulunda Uluslararası İlişkiler Komisyonu Koordinatörü olarak devam ediyorum.

UİK’nun çalışmaları nelerdir, ne gibi projeler var?

Yıllardır aksatmadan toplanan, projelere imza atan, 15-20 üyeyle çalışma yapan Uluslararası İlişkiler Komisyonu şu anda derneğimizin iki öncü ve çok başarılı komisyonundan birisidir. Diğeri ise Girişimcilik Komisyonudur. Girişimcilik Komisyonu çalışmaları dahilinde, 3-4 üniversitede ve dernek merkezinde ders veriliyor. Üniversite – sanayi işbirliğinin gerçekten güzel bir örneği. 3 defa bu derslere ben de katıldım. Kocaeli Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi’ndeki öğrenciler, ne yapıyor bu genç işadamları diyerek heyecanla derse iştirak ediyorlar veimtihanlara girip not alıyorlar.

Uluslararası İlişkiler aktiviteleri dahilinde senede en az 6-7 tane yurt dışı gezi yapıyoruz. Bir o kadar da yurt dışından gelen ziyaretçileri ağırlıyoruz. Artık bu konuda çok ciddi bir referans noktası haline geldik. Bize Dışişleri Bakanlığı’ndan; şöyle bir heyet geliyor, şu günlerde de sizinle program yapması rica olunur şeklinde direkt yazı geliyor. Heyet 5 gün burada ise bunun 1-2 gününü bizimle değerlendirmesi konusunda Dışişleri Bakanlığı bizi yetkin görüyorsa bundan büyük mutluluk olmaz. Son derece gururluyuz.

Elçilikler, Büyükelçilikler, Ticaret Ataşelikleriyle yemekli toplantılar, organizasyonlar düzenliyoruz. Bunun dışında çeşitli sivil toplum örgütleriyle uluslararasıilişkiler bazlı işbirlikleri yapıyoruz. Örneğin şu anda Türk-Arap Ekonomik Platformu diye bir organizasyon hazırlanıyor. O tarafta Arap dünyası ve onların işadamları dernekleri ve oradaki ticari ilişkiler konusundaki toplantılara ön ayak oluyoruz. Bunun dışında bölgesel işbirlikleri, örneğin İtalya, İspanya, Rusya bölge dernekleriyle işbirliği, karşılıklı toplantı organizasyonları yapıyoruz. İnsanların birbirini bulmasını sağlıyoruz. Bu işbirliklerinden çok ilginç, çok ciddi projeler de doğdu. Sadece yurtdışında değil yurtiçinde de bazı derneklerle bu tür işbirlikleri yapıyoruz.

AB ile ilgili çalışmalarımız mevcut. “Open your heart” projemiz ile Avrupa kamuoyunun kalbine seslenmek istedik. Onların siyasetçilerine biraz da yardımcı olmak, önyargıları kırmak istedik. Bununla ilgili çalışmalar, kampanyalar yaptık. Şirketler de bize destek oldular. Logomuzu kargo şirketleri paketlerinde, zarflarında, sitelerinde kullandılar. Bir diğer projemiz YEPİprojesi. Bu proje Balkan ülkeleri, Akdeniz çevresi, Kuzey Afrika ülkelerinin genç işadamları dernekleriyle irtibata geçip onlarla ne ortak noktamız olabilir, ülkeler arası ticaret nasıl arttırılır, neleri paylaşabiliriz gibi çalışmalar üstüne. Bu çok uzun süreli bir çalışma ama çok faydalı olacağına inanıyorum.

Komisyonumuza kayıtlı üye sayımız zannediyorum 30’un üzerinde, katılımcı üye sayımız da 20’nin üzerinde. Toplantılarımızı 15 ve üzerinde kişi ile yapıyoruz. Konular da fazla olunca her proje için bir alt çalışma grubumuz oluşturuluyor. Alt çalışma grupları 2-3 kişiyi geçmiyor. Konunun genel durumu Komisyon’da değerlendirildikten sonra detaylarını alt çalışma grupları çalışıyor ve nihayetinde çalışmayı yine Komisyon’a sunuyor, orada neticelendiriliyor. Bahsettiğim proje için bir alt çalışma grubu var. Yaptıkları hararetli çalışmalar ilk meyvelerini verdi.Suriye’den genç işadamları dernekleri geldiler. Tunus Genç İşadamları Derneği ile Brüksel de buluştuk. Kuzey Kıbrıs Genç İşadamları ile yakın temaslarımız devam ediyor. Şu aralar önemli projelerimiz devam ediyor. Ayrıca son organizasyonlarımızdan biri, Amerika’da NY ve Chicago’da toplantılar yaptık. Orada American Turkish Council / Türk Amerikan İş Konseyi ile birlikte Washington’datoplantılara katıldık. Kürşat TÜZMEN ve bakanlarımız vardı. Arkasından Chicago’ya geçtik, orada da Amerikalı işadamlarıyla toplantılar, görüşmeler yaptık.

Derneğimizin Brüksel temsilciliğinde Suat Lemi ŞİŞİK, Chicago/Amerika’da Eray ÜTÜCÜ, Kanada’da Deniz BAŞIBÜYÜK FİŞEKÇİ bizi temsil ediyorlar. Henüz resmi temsilcimiz olarak kayda geçmese de Moskova’da arkadaşımız İzzet ÖZGÜMÜŞ bulunuyor. Bu kişiler zaten doğal olarak Uluslararası ilişkiler Komisyonu’nun üyeleri. Brüksel’deki daimi temsilciliğimiz dışında kendi kurdukları bürolarını TÜGİAD üyelerinin kullanımına açıyorlar. Tüm irtibatı sağlıyorlar.

Bizim için en önemlisi Avrupa Genç İşadamı Dernekleri Konfederasyonu (YES). Eski başkanlarımızdan Murat BEKDİK, Cefi KAMHİ bizi burada başarıyla temsil ettiler. Eski adı FORUM, şimdiki adı SUMMIT olan YES Konfederasyonu toplantılarına daha o yıllarda gitmeye başlayarak oraları tanıdık. Ağabeylerimizden bilgiler aldık. O tarihlerde şu kararı aldık: Biz sadece toplantılara gidip gelen olmayalım, burada aktif birşeyler yapalım. Dolayısıyla EXECOM’da ve SUMMIT toplantılarında çalışma gruplarında görev aldık. Genel forum toplantılarında, konferanslarda katılımcı olduk. SUMMIT toplantılarına 30-35 kişilik, EXECOM toplantılarına 10-15 kişilik ekiplerle gittik. YES çok önemli bir konfederasyon. Türkiye’nin sırtına burada çok önemli bir görev yüklendiğini gördük. O görevde şuydu: 1997 yılında Türkiye’nin AB müzakeresinin ne zaman başlayacağı bile daha konuşulmazken Avrupa Komisyonu’nca Avrup