Dr. Bülent ÖNER

Çırağan Palace Kempinski personelinin kişisel gelişimine sahne tozu karıştı...
 
Pek çok defa sahneye konan kült oyun Kanlı Nigar bu kez Çırağan Palace Kempinski çalışanları tarafından sahneleniyor! fiubat ayından beni süren hummalı bir çalışmanın ardından ortaya çıkacak, "KANLI NİGAR deneyimli iletişimci Dr. Bülent ÖNER yönetmenliğinde profesyonel olmayan oyuncularla sahneye konacak. Oyununu sergilemenin dışında bir amaç daha var. O da personel arasındaki motivasyonu arttırmak ve daha keyifli bir çalışma ortamı sağlamak. Bu projenin mimarı Dr. Bülent Öner ve Çırağan Palace Kempinski İnsan Kaynakları ve Eğitim Direktörü Rengin KARAHAN “Kanlı Nigar” oyununun detaylarını bizimle şöyle paylaştı.
 
İlk olarak “çalışanlar için tiyatro projesi” fikri ne zaman doğdu?
Dr. Bülent ÖNER:
Türkiye’de bir iletişim problemi var. Bu bir gerçek. HSBC, Goldaş, Tofaş gibi kurumlar bu işi 2-3 yıldan bu yana yapıyorlar ve kendi içlerinde bir tiyatro kulüpleri var. Benim bu formatla tanışmam ise 2000-2001 yılında konservatuar yıllarından tanıdığım Gökhan İÇÖZ isimli bir arkadaşım sayesinde gerçekleşti. Bir bilgisayar firması için ortaya koyduğu oyundan esinlenerek; bende o yıllar çalıştığım Doğan Grubu’na aynı teklifi sundum ve kabul edildi. Ardından 2001 yılında “Salaklar Sofrası” isimli bir Fransız komedisini Doğan Grubu çalışanları ile sahneye koyduk.

Tiyatro projesinin kurum ve çalışanlar üzerindeki pozitif etkisi neler?
Kurum çalışanları arasında bir takım ruhu oluşuyor, farklı departmanlardan birbirini tanımayan çalışanlar arasında kaynaşma sağlanıyor. Oyuncular çalışanlar arasıda popülerleşiyor ve en önemlisi kişinin kendine güven duygusu gelişiyor.

Bu proje Çırağan Palace Kempinski için nasıl gelişti?
Rengin KARAHAN:
Biz otel eğitimleri verilirken herzaman şunu söyleriz. “Burası bir tiyatro sahnesi ve sizde sahnedeki oyuncularsınız. Bu sahneye çıktığınızda bütün üzüntü ve sıkıntılarınızı dışarıda bırakıp oyunu en iyi şekilde oynamalısınız”. Bülent Bey’den bize böyle bir teklif geldiğinde bu oyunu hem bir gelişim programı olarak hem de sanatsal bir faaliyet olduğundan hayata geçirdik. Provalar başladıktan sonra oyundan ayrılmak zorunda kalan bir çalışanıma “peki bu güne kadar sende ne gibi değişiklikler oldu?” diye sorduğumda bana “Eskiden sizinle konuşurken heyecanlanıyor, iki kelimeyi bir araya getiremiyordum. Artık rahatım ve kendime güvenebiliyorum” dedi. Öte yandan çalışanların kültürel ve entellektüel düzeylerini de yükseltmek amaçlarım arasında.

Oyunun hazırlıkları nasıl yapıldı?
Kostümlerimizi devlet tiyatrosunun en kıdemli isimlerinden Hale EREN yapıyor. Müziklerimizi ise Mine MUCUR çalacak.

Son olarak profesyonel olmayan oyuncularla çalışmak ne gibi sorunlara yol açıyor?
Dr.Bülent ÖNER:
İlk aşamada bireysel gelişimi verdik oyuncularımıza. İkinci aşama olarak oyunculuk eğitimi verip; üçüncü aşamada da oyunu çalışmaya başladık. Planlamayı bu şekilde yaptım. Oyuncularımızın profesyonel olmamaları zor bir durum, hele ki mesai bitiminde günün yorgunluğu ile böyle bir oyunu çalışmak işi daha da zorlaştırıyor. Oyunculuğun da çok zor bir meslek olduğunu düşünürsek daha önce tiyatroya ilgisi olmadığını söyleyen bir insanı oyunculuğa hazırlamanın ne kadar zor olduğunu birde siz düşünün...
Ama haftada iki gün üçer saat çalışıp keyifli provalar yapıyoruz. Bu zor bir durum. Özellikle de mesai saatinden sonra ama ben yönetmen olarak bütün ekibi kendime bağlamalıyım. Eğer bağlayamazsam o zaman verim düşer.
Kanlı Nigar oyuncularından Mehmet GÜNER “Topluluk karşısına utanarak çıkarken şimdi çok rahatım. İlk başlarda çok zorlandım. Otel 24 saat çalışan bir yer olduğundan proje başladığından beri gece çalışıyorum. Bunun yanı sıra komedi oynuyoruz. Sahnede komedi oynamak çok zor. Danslar da cabası...”

Bir başka oyuncu Ebru TÜRAÇ: “Bu oyuna isteksiz katılmak neredeyse imkansız. Mesai saatinden sonra çalışmalar yorucu gibi gözüksede aslında deşarj olmak için birebir. Günün bütün yorgunluğunu atıyorum diyebilirim.”