AHU BÜYÜKKUŞOĞLU

Rüyadan Gerçeğe: Sanatı Ağırlayan Bir Otelin Hikayesi
 
Çoğumuz sanatla, özellikle de resim ve heykelle sadece müzelerde, sanat galerilerinde buluşmaya alışmışızdır. “Keşke daha cok sergi gezmeye zamanım olsa” diye hayıflanmışızdır zamanımız kısıtlı olduğu için gezmesi bütün bir gün, hatta hafta alabilecek bir müzeyi birkaç kısa saatte gezmek zorunda kalmışızdır. Bir de şunu düşünün: Deniz kenarında, soğuk içkinizi yudumlayarak şezlonga uzanmışsınız, keyifle karşınızda duran Nuri İYEM tablosundaki sanki aklınızdan geçenleri okuyormuşçasına gözlerinizin içine bakan Anadolu kadınıyla gözgözesiniz. Dilerseniz şezlongunuzu 30 derece yana çeviriyorsunuz, başlıyorsunuz bir Mehmet GÜLERYÜZ eserini seyretmeye. Hem şehirden uzak bir tatil yapıyorsunuz, hem de ruhunuzu müzik, resim ve heykelle besliyorsunuz... İşte gerçek bir detoks programı!
 
Bodrum Torba’da açılacak olan dizayn otel Casa Dell’Arte, deniz, güneş, lezzet ve sanatın içiçe geçtiği yepyeni bir tatil anlayışı sunuyor. İsmi latince “Sanat Evi” anlamına gelen Casa Dell’Arte’nin, konsepti kadar kuruluş hikayesi de ilginç.

Casa Dell’Arte Fartur turizm şirketine bağlı bir dizayn oteli. Ana faaliyet kolları otomotiv ve beyaz eşya sektoru olan, Farplas şirketler grubunun yönetim kurulu başkanı Yunus BÜYÜKKUŞOĞLU ve ailesinin uzun zamandır kurmuş olduğu bir hayalin hayata geçirilmesi aslında Casa Dell’Arte.

Zaten Casa Dell’Arte’nin ilk tanıtım metinlerinde de şöyle deniyor: “Biz bir rüya gördük… Sanatın hayatın içine karıştığı; zamanın bir tablonun renklerinde, bir heykelin kıvrımlarında dolaştığı; kalitenin ve keyifin en yalın halinin yaşandığı bir rüya... En özel zevklerin dostlarla paylaşıldığı; tümgüzelliklerin birarada bulunduğu bir rüya... Yemeğin, içkinin, servisin, dekorasyonun, doğanın, sanatın içine saklandığı bir rüya.. Biz Bodrum’da bir rüya gördük… Ve rüya gerçek oldu… Aynı rüyayı görmüş olabilir miyiz?”

Gerçekten de bu butik otel BÜYÜKKUŞOĞLU ailesinin yıllardır yaşattığı bir hayalin, bir rüyanın gerçekleşmesi: Sanatı ve hayatın tüm diğer keyiflerini sevdiğiniz insanlarla, muhteşem bir doğada paylaşabilmenin rüyası... İşte tüm ailenin bu rüyası yine tüm ailenin ortak çabalarıyla gerçekleşmiş.

İş ve Sanat Aşkını Paylaşan Bir Aile

Profesyonel bir aile şirketi olan Farplas, 1968 yılında yedek parça sektöründehizmet vermek üzere kuruldu ve bugün Farplas grubu ticari ve binek araç olmak üzere otomotiv, beyaz eşya ve turizm alanında faaliyet gösteren 8 şirketi ve 1300 çalışanıyla örnek bir başarı öyküsü haline geldi. Fakat tüm bu hareketli iş hayatı sırasında başta Yunus Bey ve eşi Fatoş Hanım olmak üzere tüm BÜYÜKKUŞOĞLU ailesi, önceleri hobi olarak merak saldıkları sanatayatırım yapmayı hiç ihmal etmediler. Çalışanlarını düzenli olarak spora ve sanata karşı ilgi duymaya teşvik edicifaaliyetler düzenleyen Farplas grubunun, çoğunu fabrikalarının duvarlarında sergilediği çok geniş bir Çağdaş Türk Resim ve Heykel sanatı kolleksiyonu bulunuyor.

Tüm BÜYÜKKUŞOĞLU Ailesi’nin ortak bir tutkusu olan bu sanat sevgisini, daha çok kişiyle paylaşmak ve dostlarını sanat dolu bir yerde ağırlamak için başlatmış oldukları “sanat oteli” projesinde en büyük emeği geçen kişi ise ayni zamanda aktif bir TÜGİAD üyesi olan Ahu BÜYÜKKUŞOĞLU. Projenin başından beri tüm koordinasyonunu üstlenen Ahu Hanım 1996 yılında katılmış olduğu Farplas şirketinde, hem ailesinin mesleğe olan tutkusunu hem de sanata olan özel ilgisini paylaşıyor.

Sanat Oteli
Mimarisinden, doğasına; dekorasyonundan sunumuna kadar her ayrıntısı özenle ve ince bir zevkle oluşturulmuş ve ağırlayacağı misafirlerinin her türlü ihtiyacına cevap vermeyi amaç edinmiş olan Casa Dell’Arte, her biri farklı dekore edilmiş 12 suite odaya sahip. İçerisinde son teknoloji ürünü tüm konforları bulunduran bu odalar, aynı zamanda duvarlarında Hamit GÖRELE, Fikret MUALLA, Nuri İYEM, Mehmet GÜLERYÜZ gibi ünlü Türk ressamlarının orjinal tablolarının sergileneceği birer galeri özelliği taşıyor. Her odaduvarlarını süsleyen tabloların sahibinin ismini taşıyor. Böylece farklı odalarda kalanlar farklı deneyimler yaşıyor ve birden çok kez otelde konaklayanlar her seferinde başka keyifler alabiliyorlar. Eski ve yeninin büyük bir özenle biraraya getirildiği Casa dell’Arte’nin mimari proje ve dekorasyonunda başta Fatoş BÜYÜKKUŞOĞLU olmak üzere Recep ÖNAL, Kadir AKORAK gibi zengin bir takımın emeği var.

Casa Dell’Arte misafirlerine sunduğu servislerle de benzersiz bir lüksü yaşatıyor. Kişiye özel servisin sınır tanımadığı otelde, odalarda özel kahve makinaları ve herkesin rahat etmesi için bol alternatifle hazırlanmış. Yastık Menüsü; sauna ve buhar odaları; herkesten uzak rahatça güneşlenmek için özel iskele ve plaj; misafirlerin kullanımına hazır bekleyen antika arabalar ve özel bir tekne; Akdeniz ve Ege’nin muhteşem yemeklerinin sunulduğu A La Carte Restoran haricinde ahçısıyla gelen veya kendi yemeğini pişirmek isteyen misafirler için ayrılmış özel Gourmet Mutfağı ve özel sinema salonu gibi çeşitli ayrıcalıkları bulmak mümkün.

Tüm bunların dışında otelin girişinde sizleri karşılayan sanat galerisi de, İstanbul’un önemli galerilerinden Evin Sanat Galerisitarafından yönetiliyor ve birbirinden değerli tabloları tatil yapmak için gelen misafirlerle buluşturuyor. Yıl boyunca pek çok farklı serginin düzenleneceği galeri Evin-Ümit İYEM çiftinin özenli ellerine teslim edilmiş.

Alternatif Bir Düğün ve Toplantı Mekanı
Casa Dell’Arte sadece keyifli tatiller geçirebileceğiniz bir butik otel değil, aynı zamanda büyülü düğünler ve yaratıcı toplantılar düzenleyebileceğiniz alternatif bir mekan. Birbirinden değerli sanat eserlerinin arasından geçerek, yeşille mavinin sarıldığı bir mekanda, yıllarca konuşulacak ve diğerlerine hiç benzemeyen bir düğün istiyorsanız Casa Dell’Arte mutluluğa “evet” diyebileceğiniz mekanların başındageliyor.

Ayrıca çalışanlarını veya üst düzey yöneticilerini farklı, sakin ve huzurlu bir mekanda ağırlayıp, iş stresini sanatın ve doğanın yardımıyla atmak isteyen kurumlar için de tam donanımlı toplantı salonu ve özel sinema salonu hazır bulunuyor.

Hiçbir detayın şansa bırakılmadığı; her köşede, her ayrıntıda sanata tutkuyla bağlı bir ailenin dostları ve kendileri gibi sanata ve doğaya düşkün kişilerle paylaşmak için yarattığı bir rüyanın izlerinin olduğu bir mekanda; huzurlu, sakin ve konforlu bir tatil geçirmekisterseniz Casa Dell’Arte sizleri bekliyor.

Casa Dell’Arte’de rüyaların gerçek olabileceğine sizler de inanacaksınız.