Alternatif Yatırım Enstrümanları İ.Emre PESER
Sermaye Piyasası Danışmanı
Bu yıl piyasaların genel olarak sıkıntılı bir şeyir izleyeceğini düşünüyoruz
 
Bu yıl piyasaların genel olarak sıkıntılı bir şeyir izleyeceğini düşünüyoruz 2008 yılına girerken maalesef çok umutlu değiliz. 2007 yılının 2. yarısında yurtdışında başlayan konjektürel değişim, sermaye piyasalarında 2008 yılında trendin değiştiği, para kazanma değilde mevcut varlıkların korunması gerekeceği bir yılı yaşayacağımızı gösteriyor. Böyle bir ortamda bireysel ve kurumsal yatırımcılar risklerden korunarak, kar marjlarını yükseltmek için türev piyasalarla tanışmalıdır. Bu yazımızı da bu konuda uzmanlaşmış Deniz Türev Menkul Değerler’in Genel Müdür’ü Metin AYTEKİN ile yaptığımız söyleşiye ayırdık.
 
Emre PESER: Sn. AYTEKİN, Deniz Türev Menkul Değerler ne zaman kuruldu?


Metin AYTEKİN: 2002 yılında Denizbank Tarişbank’ı TMSF’den satın aldı. Dolayısıyla Tariş Menkul Değerler’i de bünyesine kattı. 2004 Eylül ayında benim de Genel Müdür olarak Tariş Menkul’e katılmamla beraber VOBAŞ kurulmadan önce Şirket yeniden yapılandırıldı. Şubat 2005’de VOBAŞ’ın faaliyete başlamasıyla Tariş Menkul ismi Deniz Türev olarak değiştirildi ve genel müdürlük İzmir’den İstanbul’a alınarak daha önce sadece hisse senedi alım/satımı konusunda sınırlı hizmet veren kurumumuz türev piyasalar konusunda hizmet vermeye başladı.

EP: Grubun 2 aracı kurumu varken neden üçüncü bir kurum satın alındı?

Denizbank yönetimi vadeli işlemler ve opsiyon piyasasının gelecek potansiyelini öngörerek bu konuda uzmanlaşmış Türkiye’de ilk kurumu yaratmak adına böyle bir girişimde bulundular.

EP: Sn. AYTEKİN, verdiğiniz hizmetleri anlatırmısınız?

Kurumumuz esas itibarı ile türev piyasalarda işlem yapıyor. Ana faaliyet konumuz VOBAŞ’da gerçekleştirilen işlemlerdir. Ağırlıklı işlem hacmimiz endeks sözleşmelerinde gerçekleşiyor. İlginç olan VOBAŞ’da işlem hacminin 95% üzerinde endeks sözleşmelerinde gerçekleşmesidir. Diğer ana faaliyet konumuz yurtdışı türev borsalarda aracılık faaliyetinde bulunuyoruz. Deniz Türev olarak 2005 yılı sonunda SPK’dan yetki belgesi alan ilk aracı kurum olarak organize piyasalarda vadeli ve opsiyon işlemleri aracılığı hizmeti vermeye başladık. Bireysel yatırımcılara yurtdışında yaklaşık 30 ayrı borsada 1000’den fazla vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinde alım/satım imkanı sunuyoruz. Örnek vermek gerekirse endeksler, pariteler, kıymetli madenler, tahıllar ve enerji ürünlerine dayalı sözleşmelerde yatırımcılar işlem yapabiliyorlar. Kurumsal yatırımcılara da aynı hizmeti sunarken özellikle LME/ Londra Metal Borsası’nda bakır, çinko, alüminyum ve kurşun sözleşmelerinde işlem yapma imkanı sunuyoruz. Özellikle metalcilik sektöründeki firmalara ilk defa Türkiye’de bir aracı kurum olarak bu hizmet sunuluyor. Deniz Türev olarak portföy yönetimi yapmıyoruz. Kurumsal yatırımcılara risk yönetimi danışmanlığı hizmeti veriyoruz. Risklerin belirlenmesi, ölçülmesi, yönetilmesi ve izlenmesi hizmetini verebiliyoruz. Yatırımcılar yurtiçinde işlem yaparken online olarak ayrı, yurtdışında işlem yaparken yine online olarak farklı platformlar kullanıyorlar. Gelen talepler üzerine iki ayrı hizmet alanını tek platformda sunmak için altyapı çalışmalarımız devam ediyor.

EP: Geldiğiniz noktadan memnun musunuz? Vadeli işlemler piyasası beklentiniz doğrultusunda gelişiyor mu?

Deniz Türev olarak bu işe öncülük ettiğimize memnunuz ama hali hazırda bizden kaynaklanmayan, beklenti içinde olduğumuz düzenlemeler sonrası yatırımcılara daha fazla alternatif sunabileceğimiz imkânlar yaratılacaktır. Yakında VOBAŞ’da hisse senedine dayalı vadeli işlem sözleşmeleri devreye girecek, OTC (tezgâh üstü) piyasalarda vadeli işlem alım/satımı gerçekleştirilebilecek. Özellikle endeks ve hisse senedi opsiyonları ve bazı emtialarda işlem yapma imkânı sağlanacak. Bu düzenlemeler konusunda çalışmalar yapılmaktadır. Kişilerin ihtiyaç ve taleplerine uygun ürünlerde Türkiye piyasalarının hızlı bir şekilde gelişmesini bekliyoruz. Bu konuda SPK ile görüşmeler yapıyoruz. Özellikle VOBAŞ hızla gelişiyor, hisse senedine dayalı vadeli işlem sözleşmeleri ile beraber işlem hacmi İMKB işlem hacmini geçecektir. Uygun enstrümanların VOBAŞ tarafından devreye sokulması fayda sağlayacaktır. Ürün çeşitliliğinin ve katılımcı sayısı ve çeşitliliğinin artması bizim için çok önemli. Risklerini bilinçli yönetmek isteyen kurumsal yatırımcıların katılımı piyasayı daha da büyütecektir. Opsiyon işlemlerinin de alt yapısının hazırlanarak devreye girmesini arzu ediyoruz.

EP:Pamuk ve buğday sözleşmeleri niçin işlem görmüyor?

Pamukta üretici, çiftçi, tüccar ve pamuk işi ile uğraşan herkes sözleşmelerin yeniden dizaynı için VOBAŞ çatısı altında bir araya gelip çalışmalı. Lisanslı depoculuk uygulaması için gerekli yasal düzenlemeler ve ürün standardizasyonu yapılmalı, ancak bu gelişmeler sonrası pamuk vadeli sözleşmelerinde likidite artabilir. Buğdayda da benzer sorunlar var diyebiliriz. Türev piyasa kültürünün yaygınlaştırılması gerekiyor.

EP: Yatırımcıların bu piyasalara talebini artırmak için sizce neler yapılmalı, Deniz Türev olarak siz neler yapıyorsunuz?

Öncelikle tanıtım çok önemli. Bireysel ve kurumsal yatırımcılara yönelik eğitim ve tanıtım çalışmaları sürekli olarak yapılmalı. Tasarruflarını bu piyasada değerlendirmek isteyenlere kaldıraç etkisi çok iyi anlatılmalı, bireysel yatırımcıların en büyük eksikliği stop/loss mantığının yerleşmemiş olması, yatırım yaptıkları ürünleri ve kuralları çok iyi tanımaları gerekiyor.
Kurumsal yatırımcılar için özellikle enflasyonun düştüğü ortamda ve portföy getirilerinin birbirine yaklaştığı süreçte türev ürünlerden yararlanmaları zorunluluk haline gelmiştir. Türev ürünleri ve risk yönetimini kullanarak kar marjlarını yükseltmeyi öğrenmeleri gerekiyor. Deniz Türev olarak Denizbank şube ve müşterilerini ziyaret ediyoruz. Personel eğitimi ve pazarlamaya önem veriyoruz. Ülke genelinde birçok firma ziyaret edildi. Risk yönetimi ve türev ürünler konusunda uygulamalı bilgilendirmeler yapıldı. Bundan sonra da Denizbank Finansal Hizmetler Grubu bünyesinde personel eğitimlerine devam edeceğiz. Tüm ülkede kurumsal eğitim ve pazarlama çalışmalarımız periyodik olarak devam ediyor. Ayrıca Türk yatırımcısına yeni enstrüman ve uygulamaları sunmaya devam edeceğiz.

EP: 2008 yılına dair piyasalar açısından görüşünüz nedir?

Bu yıl piyasaların genel olarak sıkıntılı bir seyir izleyeceğini düşünüyoruz. Yurtdışında işler iyi gitmiyor. Bu trend Türkiye’yi de etkileyecektir. Dünya hisse senedi borsalarının olumsuz seyir izlediği bir ortamda türev piyasalara daha fazla önem verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Dalgalanmanın yüksek olduğu dönemlerde türev piyasalarda talep artmaktadır. 2008 yılı da bu anlamda türev piyasalarda işlem hacminin artacağı bir yıl olacaktır. Tüm yatırımcıları bilinçli bir şekilde türev işlemler yapmaya davet ediyorum.