MAVİ YOL Dr. Can Fuat GÜRLESEL
Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı
Eylül ayına üç senaryo
 
AK Parti’ye açılan kapatma davası ile birlikte önemli bir siyasi belirsizlik oluşmuştu. Siyasi belirsizlik doğal olarak ekonomiyi de olumsuz etkiledi. Global ekonomik koşulların bozulduğu bir ortamda ortaya çıkan bu siyasi belirsizliğin ekonomiye etkisi de daha kuvvetli oldu.

Ancak sanılanın aksine ne global koşullardaki bozulma ne de siyasi belirsizlik birilerinin beklediği geçmişte bıraktığımız krizlere yol açmadı. Global koşullardaki bozulma ve siyasi belirsizlik ekonomide önemli bir yavaşlama olarak kendini gösterdi.

Global ekonomide bozulan koşullarda dip noktasına ulaşıldığı görülmektedir. Muhtemelen yılın ikinci çeyreğinde bu dip noktası tamamen teyit edildikten sonra üçüncü çeyreğin başından itibaren sınırlı ama istikrarlı bir normalleşme dönemi başlayacaktır. Bu normalleşme dönemine girilmesi Türkiye’yi de olumlu etkilemeye başlayacaktır.

Ancak Türkiye için esas belirleyici unsur yaşanan siyasi belirsizliğin nasıl aşılacağı olacaktır. Bu konuda da daha somut seçenekler ortaya çıkmaktadır. AK Parti kendisi ile ilgili açılan kapatma davası karşısında izleyeceği uzun vadeli stratejiyi büyük ölçüde şekillendirmiş görülmektedir. Bu stratejiye bağlı olarak da ekonomiye ilişkin sonbahar beklentileri veya senaryoları ortaya çıkmaktadır.

AK Parti’ye kapatma davasının açılması ardından hemen erken seçime gidilmesi, anayasa değişikliği yapılması, anayasa değişikliğinin referanduma götürülmesi gibi seçenekler ortaya çıkmıştı. AK Parti ekonomi üzerinde olumsuz etkiler yaratacak tüm bu seçenekleri geride bırakmıştır. AK Parti sadece savunma yapma stratejisini benimsemiştir. Ancak AK Parti’nin savunması hukuki içerikten çok siyasi bir içerik taşımaktadır. Bu hali ile AK Parti kapatmayı ve siyasi yasakları kabullenmiş gibi görünmektedir. AK Parti stratejisinde ağırlık noktasını kapatma öncesine değil kapatma sonrasına vermeye başlamıştır. AK Parti kurmayı üstlenilen misyonun sürdürülmesini ve bu nedenle de yeni bir parti kurularak siyasete kalınan yerden devam edilmesini benimsemiştir.

Bu çerçevede AK Parti ile ilgili kapatma davası da eylül-ekim ayı gibi değil en geç temmuz sonu ağustos başı gibi sonuçlanmış olacaktır. Kapatma kararı sonrası için üç ayrı senaryo görülmektedir. Bu senaryoların içerikleri ve ekonomiye etkileri muhtemelen şöyle olacaktır:

1. senaryo: yeni parti kurulması ve hükümetin oluşturulması ile reformlara devam edilmesi

Bu senaryo ekonomik etkileri açısından en olumlu senaryo olarak görülmektedir. Kapatılma sonrasında siyasi yasak almayanlar ileyeni bir parti kurulacaktır. Bu yeni parti mecliste yine çoğunluğu oluşturacak ve tek başına yeniden hükümet olacaktır. Yeni parti ekonomik ve siyasi reformlara devam edecek, AB sürecini ve IMF ile ilişkilerde çapaları kuvvetlendirecektir. Türban vb. gibi konularda daha uzlaşmacı bir yaklaşım içinde olacaktır.

2. senaryo: yeni parti kurulması ve yerel seçimleri öne alarak erken seçim yapılması

Bu senaryo ekonomik etkileri açısından siyasi belirsizliği uzatan ve yeni belirsizlik ile gerginlikler yaratabilecek senaryodur. AK Parti’nin kapatılması sonrasında kurulacak olan yeni parti meşruiyetini tesis etmek ve hükümet ederken iktidarını halktan alan bir parti olmayı isteyebilecektir. Bu nedenle yerel seçimler ile birleştirilecek bir erken genel seçim olasılığı yüksektir. Böyle bir seçimin yaratacağı atmosfer ekonomiyi olumsuz etkileyecektir.

3. senaryo: yeni parti kurulması ama iktidar boşluğu

Yeni partinin kurulmasına rağmen siyasi alanda hükümet boşluğu oluşması, yeni partinin kurulmasının gecikmesi veya yeni partinin AK Partinin devamı gibi görülmesi gibi gelişmelerin yaşanacağı senaryodur. Bu senaryo içinde siyasi ve ekonomik istikrarı tesis etmek gecikecektir. Bu nedenle bu senaryo ekonomiyi en olumsuz etkileyecek senaryo olacaktır.

Kapatma davası sonrası için öngörülen üç senaryo arasında ağır basan senaryo şu an için bulunmamaktadır. Ekonomideki yerli ve yabancı aktörler daha çok birinci senaryoyu öngörmekte ve kararlarını bu çerçevede almaktadır. Senaryo alternatifleri netleşmiştir, ancak senaryoların gerçekleşme olasılıkları belirsizdir. Bu belirsizliğin ortadan kalkması için de muhtemelen temmuz ayına kadar beklenilecektir.