ROBERT KOCHARIAN

Avrupa Yolunda Ermenistan
 
Yakında Avrupa Konseyine geçiş sonrası yükümlülüklerimizi yerine getirmiş olacağız. Bu halkımızın da desteklediği, zorlu ama yararlı bir reform süreci oldu. Avrupa Birliği ile ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz. Avrupa Birliği’nin desteği reformlara devam etmemize yardımcı olacaktır. Kültür mirasımızla Avrupa’nın bir parçasıyız.
Reformları istememizin nedeni kimsenin hâkimiyeti altında olmak istemememiz ve reformların ihtiyaçlarımızı karşılayacak olması. Halkımız bu nedenle reformlara kolaylıkla uyum sağladı. Ermenistan halkı bütüncül, barışçıl ve insan haklarına saygılı ve geçmişi objektif bir şekilde değerlendiren bir Avrupa’ya inanıyor.
Yukarı Karabağ sorununun çözümü buna dâhildir. Kısacası fiili olarak kurulmuş Yukarı Karabağ Cumhuriyeti’ni Avrupa’nın bütünleşme sürecinde görmek istiyoruz. Ermeni soykırımının uluslararası kabul görmesi umudumuz da Avrupa değerlerine olan inancımızı göstermektedir. Bu yıl soykırımın 90. yıldönümü ve soykırımı kabul edip kınayan devletlere minnettarız.
2. Dünya Savaşı zaferinin altmışıncı yıldönümünü kutluyoruz. Bu savaş, o zaman ikiye ayrılmış, ama günümüzde yeniden birleşme sürecinde olan Avrupa ülkelerinin bulunduğu bölgede yapıldı. Bu zafer, faşizme son verdi ama Avrupa’yı böldü. Bugün, tehditlerle savaşıp kazanacak ve Avrupa’nın bölünmeden barışçıl ve bütüncül kalması için çalışacağız.
Yıldönümü için yapılan zirvedeki Avrupa Konseyi üye ülkeleri başkanları toplantısının zamanlaması değişim sürecindeki Avrupa’da yapılması amaçlanan reformlar açısından çok iyiydi. Bu değişim önemlidir. "Doğu" ve "Batı Avrupa" sadece coğrafi birer kavrama dönüşürken "Avrupa" kavramı coğrafi olmaktan çıkıp uluslardan oluşan bir birlik olarak algılanan politik bir terime dönüştü.
Bilgi teknolojisi sayesinde kurumsallaşma ve psikolojik adaptasyon yan yana, değişim hızla ve çok kısa sürede gerçekleşiyor. Bence bu süreç kendi içinde bir mantığa sahip ve politikacılara bağlı değil. Buna göre yanıt gerektiren bazı sorular var:
-Bütünleşmenin coğrafi ve kültürel sınırları var mı ve neredeler?
-Birliğin genişlemesi Avrupa Konseyi dâhil diğer örgütlerin varlığını neden gerektiriyor? Üye devletler için kulübümüzün giderek çekiciliğini kaybettiği açık.
-Dünyanın farklı kültürlere sahip diğer kesimiyle Avrupa’nın ilişkileri nasıl olacak?
-Avrupa’da bugünkü süreç küresel bölünme şeklinde izlenecek yeni ideolojilere dönüşecek mi?
Yanıtlar büyük ölçüde Avrupa liderlerine bağlı.