Ömer KOCAKUŞAK Bilen Patent A.Ş. Yönetim Kurulu Eş Başkanı ve TÜGİAD üyesi

Geleceği Hayal Etmek ve Gelecekteki İhtiyaçları Belirlemek Büyük Şirketlerin En Önemli Amacıdır
 
Univation, büyük ölçekli firmaların, ar-ge merkezi kurma farkındalığı kazanması ve ar-ge merkezi kurulumu danışmanlığı hizmetleri ile Türkiye’de çok önemli bir yer tutan ar-ge faaliyetlerinin artırılması çalışmalarına destek olmaktadır.
 
Bilen Patent A.Ş. Merkezi Bursa’da olan İstanbul ofisi ile ve Ankara irtibat ofisi ile Türkiye’de 3500’den fazla müşterisine, sayısı 30’un üzerindeki uzman kadrosuyla hizmet veren, bir vekillik ve danışmanlık şirketidir. Bilen Patent markası ile, fikri ve sınai mülkiyet hakları konusunda, Univation markası ile de inovasyon eğitimleri, hibe şeklindeki devlet destekleri ve ar-ge merkezi kurulum danışmanlığı ve destek danışmanlığı alanlarında seçkin firmalara hizmet sağlamaktadır.
Şirket, 2011 yılında Türkiye’deki toplam patent başvurularının yaklaşık % 12’sini tek başına yaparak büyük bir başarıya imza atmıştır. Ayrıca devlet destekleri ve inovatif yaklaşımların firmalarda yerleşmesi konusunda verdiği seminerler, eğitim programları ve konferanslar ile de Türkiye’nin çeşitli yerlerinde adından söz ettirmeyi başarmıştır.
Dünyada ve ülkemizde markalaşma süreçlerini ve kurumsallaşmayı tamamlamış tüm firmaların ortak özelliği, inovasyona ve inovasyonun çıktıları olan patent, marka gibi fikri ve sınai mülkiyet haklarına önem veriyor olmalarıdır. Türkiye’de inovasyon konusu henüz yenidir. Bu konuda çalışmalar yapılagelmekte olup bazı büyük firmalar dışında, ülkemiz sanayi ve ticaretinin çok büyük bölümünü teşkil eden kobiler, çoğunluğu itibari ile bu konuda yetersizdirler. Univation, kobiler ve büyük ölçekli firmalar başta olmak üzere, sivil toplum örgütleri ve hatta üniversite öğrencilerinin, inovasyon temelli stratejiler noktasında bilinç kazanmaları için gayret sarf etmektedir. Univation, verdiği inovatif bakış açısı kazandırma eğitimleri ile firmaların ve kurumların dünya standartlarında inovasyon yapabilmelerini ve inovasyonu bir strateji olarak bünyelerine yerleştirmelerini sağlamaktadır. Büyük ölçekli firmalar, yaptıkları ar-ge faaliyetlerini, müstakil ar-ge birimleriyle şekillendirebilme imkânına sahiptirler.

Buna rağmen, yani devletin ar-ge merkezleri kurma ve yürütme konusundaki teşviklerine rağmen, ülkemizdeki ar-ge merkezi sayısı oldukça azdır. Univation, büyük ölçekli firmaların, ar-ge merkezi kurma farkındalığı kazanması ve ar-ge merkezi kurulumu danışmanlığı hizmetleri ile Türkiye’de çok önemli bir yer tutan ar-ge faaliyetlerinin artırılması çalışmalarına destek olmaktadır.
Firmalar artık, ciroları ya da çalışan sayıları gibi parametreler ile değil, sahip oldukları entelektüel sermaye birikimi ile kıyaslanmaktadır. Bu sermayenin, yani gayri maddi mal varlıklarının başında patentler gelmektedir. Firmaların markalaşmaları ile sahip oldukları patent sayısı ve niteliği arasında çok yakın bir ilişki vardır.
İnovasyon sürecinin oluşturulması ve disipline edilmesi, süreçteki devlet desteklerinin firmalar ile buluşturulması noktasında Univation, inovasyon sürecinin meyveleri olan marka, patent, tasarım gibi nihai koruma enstrümanlarının danışmanlığı noktasında da bilen patent, Türkiye’de katma değer üretmeye devam eden, önemli markalardır.

DEĞİŞİM, GELİŞİM ve GELECEK
Değişmeyen tek şey değişimdir. Bu klasik cümle, içinde çok büyük bir gerçeği barındırıyor. Değişim ilk çağlardan bu yana kesinlikle vazgeçilmez bir gerçektir.
İnsan, hayatını kolaylaştırmak ve daha yaşanır kılmak adına bir çaba içerisindedir.
Sümerlerin, dağdan yuvarlanan taşı görüp tekerleği icat etmeleri taşıma sorunlarına çözüm bulmak içindi ve sorunlarını çözmüşlerdi. Bu ilk adımdı ve değişimin temeliydi. Tekerlek, şu anda taşıyıcı araçların vazgeçilmez bir unsurudur. İşte bu da gelişimin sonucudur. Değişim ve gelişim – kısaca buna yenilik diyebiliriz – yaşamın her alnında vardır.
Ekonomi döngüsünde aktör olabilmek daha anlaşılır bir ifadeyle marka olabilmek yenilik takipçisi olabilmekle ilgilidir. Geleceği hayal etmek ve gelecekteki ihtiyaçları belirlemek büyük şirketlerin en önemli hedefidir. Bakınız burası enteresandır; Tüketim toplumunda ihtiyaçların karşılığındaki malları üretmeniz yeterli olmaz. Sizi farklı kılmaz. Sizi daha öteye götürecek olan önce yeni ihtiyaçlar oluşturmak sonra da bu ihtiyaçlara cevap olmaktır.21.yy endüstrisinin ana teması üretmek ve ihtiyaç gidermek değil, ihtiyaç oluşturmak ve tükettirmektir. Bu da ancak inovasyonla gerçekleşebilir.İnovasyondan kasıt en anlaşılır biçimiyle – OECD’nin kıdemli ekonomisti Romain DUVAL tarafından ifade edildiği biçimiyle büyümenin anahtarıdır. – Büyümenin anahtarı rekabetçilik değil, inovasyon demiştir kendisi. Bu sanırım doğru bir tanımlamadır. Çünkü sizin ekonomide aktör olabilmeniz oluşturduğunuz patentlerle, tasarımlarla yani gelecekle ilgili kurguladığınız dünyayla, ilgilidir. Bu, sizin en büyük yatırımızdır.
Eskiden bir mucit icat yapardı. Ya zeki olduğu için, ya başkalarının düşünmediğini düşündüğü için ya mecburen ya da rastlantısal olarak. Ama artık bu durum da değişti. Çünkü icadın çıkmasını beklemek için kaybedilecek zaman şirketler için bir lükstür. Şimdi iş dünyasında yeni bir şeyler söylemek, öğrenilir bir şey oldu. Şirketler sistemli ve devamlı bir inovasyon süreci geliştirmek istiyorlar.
İnovasyon sayesinde bilgi, ürüne, ürün bilgiye; bilgi tekrar ürüne dönüyor ve sonsuz sarmal sürüyor, gidiyor. Bu sarmalın her bir halkasını oluşturan ar-ge faaliyetleri sonucunda ise yeni değerler yaratılıyor. Yaratılan bu değerler de patentler ve tasarımlarla korunuyor. Dünyanın en büyük marka değerlerini yaratan şirketlere baktığımızda, almış oldukları patent sayılarının yüksekliği dikkati çekiyor. Şirketlerin taşınır ve taşınmaz malları hiçbir önem ifade etmiyor ve etmeyeceği aşikar görülüyor. Oysa ki trend, şirketlerin know-how, bunun sonucunda başlayan ar-ge ve süregelen inovasyon faaliyetlerini yapmaları ve bu faaliyetleri sınai mülkiyet belgeleri ile perçinlemeleri olarak gelişiyor.
Toparlayalım, siz bilgiyi toplumsal ve ekonomik faydaya dönüştürdünüz. Yeni ihtiyaçlar oluşturdunuz ve bu ihtiyaçlara cevap oldunuz. Bu arada devletten sağlayacağınız teşviklerle sürecin ekonomik zorluğunu aşabilirsiniz. Dünya devi şirketlerin büyümesi işte bu süreci aşmış, atlamış olmaları ile ilgilidir. Bu şirketler pastanın en kremalı tarafını alıyorlar çünkü inovasyon onların her şeyidir. Onlar, geleceği önce hayal sonra inşa ederler. L.Y. RAUKE’nin de dediği gibi “Durmak ölüm, taklit uşaklıktır.”