Dr. TUNAY AKOĞLU

Avrupa Birliğine Girmeden Avrupalı Olmak Mümkün mü?
 
Türkiye,geçen yüzyıldan beri‘’çağdaş uygarlıklar ‘’içinde yer almayı ilke edinmiş birülkedir. Avrupa’yı, çağdaş uygarlığıtemsil eden gerçeklerden birisi olarak kabul edersek, Avrupalı olmakTürkiye ilkelerine uyar. Ancak, elbetteki çağdaş uygarlıklar içindeAvrupa’nın yanı sıraKuzey Amerika ve de özellikleAnglo Sakson dünyası da vardır.
Bilindiği gibi,önemli olan Avrupalı olmak değil,çağdaş uygarlıklara uymaktır. Ancak bu uyum nasıl olacaktır?Ulusal niteliklerin,ulusal egemenlik ve çıkarların, toprak bütünlüğünün korunması,vicdan ve din özgürlüklerine saygı;çağdaşlaşma ile çelişki içinde olmamalıdır.

Başka bir deyimle;‘’çağa uyma’’,ulusal ve geleneksel nitelikleri yitirmeanlamını taşımamalıdır. Avrupa Birliği (AB),çağdaş uygarlığın temelini oluşturan ilkeleri benimsemiş bir topluluktur. Ancak, ulusal egemenliği de aşan bir tutum ve süreci de benimser.
Bu tutum, Avrupa toplumlarından artan bir biçimde tepki görmeye başlamıştır. Çünkü , AB’ ye üye olmak,bir kulübün koşullarını kabul edip ona katılmak demektir. Kulübünkural ve koşulları ulusal alanlara fazla yayılınca ve derinleşince, kulüp üyelerinde tartışma başlar ve tedirginlikler artar genelde ...
Şunu da belirtmekte yarar vardır: AB bünyesinde iki vizyon ve genel yaklaşım çatışma içindedir:

1. Sadece ekonomik ve ticari bir birlik,
2. Politik bir bütünleşme.
Halk oyu, işte kriz yaratan bu çatışmaya taraf olmaktadır. Bunun yanı sıra, Avrupa kamu oyu, Türkiye’ nintam AB üyeliği karşısında da ikiye bölünmüş durumdadır.
Diğer taraftanAB’ yeüye olmayan Norveç veya İsviçre gibi ülkelerin Avrupalı olmadığını söylemek şüphesiz olanak dışıdır.
Türkiye,son dönemlerde Avrupa’dan çok,Kuzey Amerika’ nın temsil ettiğiteknolojik, iş (business) ve politikyaklaşımları hızla uygulamaktadır;çağdaşlaşma sürecinde Avrupa’dan çok, Kuzey Amerika’dan esinlenmektedir. Zaten,çağa uyunca,Avrupalıolmakbir sorun veya hedef olmaktan çıkacaktır herhalde.
Her ne pahasına olursa olsun,yalvarıp yakınarakAB üyesi olmak yerine, çağdaşuygarlıklar düzeyine çıkmak esas ilke olmalıdır. ABkulübüne katılmadan çağdaşlaşmanın olanak içinde olduğu açıktır. Ayrıca;ulusalilkeler, nitelikler,değerler ve çıkarlardan ne kadar fedakarlık edip teuygarlaşma yolunda ilerleme sağlanacaktır? Bu tür sorularacevap bulmakancak stratejik yaklaşım ile mümkündür. Politik,sosyal, ekonomik, teknolojik ve askeri (savunma) alanlarda,stratejikhedefler oluşturmadan,öncelikleri ve alternatifleri, gene stratejik- uzun vadeli-yönlerden irdeleyipgözönünde tutmadan, çağa uyma sürecinde başarılı olabilmek oldukça güç gözükmektedir.