Av.TALAT METE
Sosyal Demokrat Halk Partisi’ne Yeni Bir Soluk Av. Talat Mete
Elegans okurlarının yakından tanıdığı, yazarlarımızdan Av. Talat METE, bu kez SHP Beşiktaş İlçe Başkanı olarak karşımızda. Yazarımızla siyaset üzerine sohbet etmek istedik. Neden SHP? ile başlayalım. Ne dersiniz? Neden olmasın. SHP, şu anda ülkemizde ki parçalı “sosyal demokrat” kesimin, bence en doğru duruş sergileyen örgütlü siyasi partisi. SHP’yi tercih ettirecek pek çok neden var. Öncelikle, sosyal demokratların bir arada olmaları, bütünleşmeleri için özveriyle çaba harcayan yönetim anlayışına sahip, yönetici kadrosu mevcut. Bu yetenekli ve deneyimli kadro sürekli olarak, ülke sorunlarına ilişkin tesbitler yapıp, bu sorunların üstesinden gelmeyi, önerdiği çok önemli projeleri katlımcı bir anlayışla hazırlamakta ve kamuoyuna sunmaktadır. Yani, ne olursa olsun sadece eleştiren düşünce yerine, eleştirip öneri koyan bir anlayışı yeğlemektedir. Bu projelerini de toplumsal kurultaylarla yapmaktadır. Örneğin, ziraatçıların sorunları ve bu sorunların aşılması yollarını gösteren, Mersin ilimizde yapılan “ziraat kurultayı” gibi. SHP’nin diğer sosyal demokrat partilerden başka çok önemli bir farkı, lider sultasının bulunmayışı. SHP de, genel başkanın görevde kalma süresi zamanla sınırlıdır. Bu da 7 yıldır. Genel Başkanımız sayın Murat KARAYALÇIN’ın görev süresi 3.5 yıl sonra bitmektedir. Kendisinde liderlik yetisi gelişmiş her üye genel başkanlığa aday olabilir. Ayrıca SHP de parti içi seçimlerinde, partiye kayıtlı her üye oy kullanır. Delegelik sistemi yoktur. Böylece, doğrudan demokrasinin en güzel uygulama örneğini vermektedir. Parti içi eğitim ile üyelerini eğiterek siyasi sorumluluk ve yönetime katılma alışkanlığını geliştirmektedir. Böylece parti içi demokrasi alışkanlığının yerleşmesini sağlamaktadır. Çünkü parti içi demokrasi olmadığı yada işletilmediği takdirde, sosyal demokrasiden bahsedilemez. Sosyal demokratların bir araya gelememesinin sizce en önemli nedenini açıklar mısınız? Öncelikle sosyal demokratım diyebilenin, farklı düşünce ve fikirlere saygıyla tahammül edip eleştiriye açık olması gerekir. Bunlar olduğunda demokrasi de arkasından gelir. Bizim ülkemizde kendini sosyal demokrat sayan bir kısım sosyal demokrat parti yöneticileri, aslında demokrat dahi değillerdir. Bırakın sosyalini. Ben merkezli düşünce alışkanlığından biz merkezli düşünceye geçemeden sosyal demokrat olabilme mümkün değildir. Bizim sosyal demokratlarımız, ben varsam herşey yolunda, ben yoksam sepetin kolunda düşüncesine sahiptirler. Daha açıkçası feodal düşünceden kurtulamamış durumdalar. Eleştiriye tahammülleri yoktur. Ne olursa olsun, lider ben olmalıyım. Kaybetsem de lider olmalıyım. Bu nedenle parti içi demokrasi işletilmemektedir. Bu kişisel bencilliği yenemeyen liderler olduğu sürece, bütünleşmek hayal gibi. Düşünün, kendi evinde demokrat olamayan lider ve kadrosunun, topluma karşı demokrasi söylemlerine kim inanır ki. İnanmadığı da ortada. Kısacası, bir araya gelebilmenin en önemli faktörü, demokrat olabilmedir. Aksi halde bu dağınıklık ve kırgınlık sürgit gider ve bundan da toplum büyük yara alır. Buna neden olan liderleri toplum asla affetmemektedir. Kısacası, SHP Genel Başkanı Sayın Murat KARAYALÇIN’ın dışındaki kendini sosyal demokrat zanneden liderlerin aslında demokrat dahi olamaması, ayrışımın en önemli nedenidir. SHP’nin hedefi nedir? Pek tabii ki iktidar olup, ülkeyi gerçek sosyal demokrat bir biçimde yönetmek ve yoksulluğu kader olmaktan çıkarıp, refah toplumu yaratmaktır. Bu konuda gerek parti programı, gerekse parti yönetim kadrosu bu görevin üstesinden gelebilecek donanıma sahiptir. SHP’nin bir başka hedefi de sosyal demokratların bütünleşme adresi olmadır. Bu yolda önemli adımlar atılmakta ve SHP’ye katılımlar gün geçtikçe çığ gibi artmaktadır. Atatürk ilkeleri doğrultusunda, ülkenin bölünmez bütünlüğünü koruyarak, çağdaş dünyada yerimizi almak temel hedeflerimiz arasındadır. SHP yoksulluğu, yolsuzluğu, işsizliği yenerek, refah toplumu olabilmenin tüm hazırlık ve programlarını mutfağında hazırlamış bir durumdadır. Açıkçası ülke yönetimine talibiz ve hazırız.