Güler ÇAKMAK Medical Park Hastaneler Grubu Kalite Direktörü Uzm.

MedicalPark Hasta Hakları da İnsan Hakları Gibidir Dedi; SGK’lı Hastaların Ayağına JCI Hizmeti Getirdi
 
O, kendi deyimiyle ‘çekirdekten yetişme’ bir sağlık yöneticisi. 18 yıl önce ilk basamaklarda başladığı hastane deneyimini birçok basamağından başarılarla hızla geçerek üst yönetici oldu. Bulunduğu özel hastaneden Medical Park Hastaneler Grubu Kalite Direktörlüğüne 5 yıl önce transfer olan Güler ÇAKMAK, aslında hep kaliteli hastane yöneticisi olmayı hedeflemiş. Güler ÇAKMAK, bugün geldiği noktada kendini Türkiye’de tüm hastaların kaliteli sağlık hizmeti alması hayaline adamış. “Tıpkı evrensel insan hakları gibi, sağlıkta kaliteli hizmet de evrensel bir haktır” diyen ve “Sağlık Kuruluşlarında Kalite ve Akreditasyon Yönetim Rehberi” adlı kitabı yazan Güler ÇAKMAK, sağlık hizmetlerine uluslararası standartlar getiren Joint Commission International (JCI) için yıllardır canla başla çalışıyor. Medical Park Hastaneler Grubu Kalite Direktörü Uzm. Güler ÇAKMAK, kalite yöneticiliğine giden süreciyle ilgili şunları anlatıyor.
 
Evimde de JCI Standartları Uyguluyorum

Benim evimde de JCI standartları geçerlidir! Evime geldiğinizde her şey için bir düzen, bir standart kurulduğunu görürsünüz. Çünkü kalite yönetimi insanların hayatını kolaylaştırmak, iş akışlarını sadeleştirmek için vardır. O halde evde de bunu uygulayabilirsiniz. Ben de evimde daha memnun bir aile ortamı yaratmak için kalite yönetimi düzenliyorum. Örneğin; evimin dolabında asılı bir liste vardır. Eğer pirincim, fasulyem azaldıysa hemen yazılır ve bitmeden yerine yenisi alınır; böylece maksimum stok seviyesi korunur. Ayrıca kirli ve temiz odası ayrıdır. Hani hastane-lerde temizlik şirketlerinin kullandığı arabalar var ya, benim evimde de o vardır. Aynen hastanede yaptığım modeldir. İşte ben iş hayatımdaki bu kalite yönetim sistemini yaklaşık on yıldır evimde de uyguluyorum. Atletizm İş Yaşamıma Çok Şey Kattı: Sağlık sektörüne adım attığım ilk günden bu yana hedefim hep yöneticilik oldu. Bugün geldiğim noktada bunu başarmamda daha çocuk yaşlarında yaptığım atletizm sporunun kariyerime ve liderlik özelliğime ciddi bir katkı sağladığını düşünüyorum. İlkokul üçüncü sınıftan lise 1’e kadar kros koşusu yaptım. Lisanslı bir atletizm sporcusuydum. Bakırköy, İstanbul birinciliğini aldım, Türkiye krosuna koşarken Akdeniz ve Ege bölgesinin şampiyonluğunu aldım. Ama İç Anadolu koşusu başladığında çok şehir dışı gitmeye başlayınca ailem izin vermedi. Belki Türkiye şampiyonu olacaktım, hatta iddia ediyorum bir Süreyya Ayhan olabilirdim. Ama atletizm sporu benim bugünkü iş yaşamıma çok şey katıyor. Çünkü atletizmde; yarış başladığı anda hep öne koşmanız, ekip çalışması çok önemli, teknik direktörünüzü çok iyi takip etmeniz ve çok disiplinli olmanız lazım. İşte bu özellikler bugün benim iş hayatındaki, aile hayatımdaki felsefemin temellerini oluşturdu.

JCI İle Tanışmam Hayatımı Değiştirdi: Üniversitenin ardından çeşitli kademelerde görev aldığım sağlık sektöründe, Memorial Hastanesi’nde ilk defa akreditasyon projesindeki bir ekip içinde çalışmaya başladım ve sonra da akreditasyonun proje lideri olarak çalıştım. Bu görevimde çok başarılı bir organizasyonla sonuçlandırdım. Hatta JCI denetçileri Amerika’dan bana tebrik yazısı gönderdi. Çünkü Türkiye’de re-akreditasyon sınavını ilk veren kişiydim ve de bu kadar yüksek puan alan olmamıştı. Bu benim kariyerimin gelişimini de etkiledi.

ABD’deki Uluslararası Kalite, Türk Hastanın da Hakkı: Bu başarımdan sonra ‘akreditasyonu çok daha iyi yapabilirim’ diye bu alanda ulusal, uluslararası gözlemler, araştırmalar yaptım. Bu amaçla 2006 yılında yurtdışına gittim. Amerika’da kendi alanında en iyi olan akreditasyon konusunda çok başarılı olan 10 tane hastaneyi gezdim. Bu tecrübem ve oradaki hastanelerde gördüklerim; bana sağlıkta uluslararası standartların ne kadar önemli olduğunu, bu standartlara Türkiye’deki hastaların da hakkı olduğunu inancını yerleştirdi.

Bir Telefonla Çok Heyecanlandım: Akreditasyonla ilgili edindiğim tecrübelerle sekiz yılın sonunda Medical Park Hastaneler Grubu’na geçtim. Bir gün bana bir telefon geldi. Telefondaki kişi “Sizinle görüşmek istiyoruz ben Muharrem USTA’yım” deyince o an kalbim duracak sandım. Çünkü Muharrem Bey, OHSAD’ın başkanıydı ve Türkiye için çok büyük sağlık yatırımları yapacak olan bir grubun da başındaydı. Muharrem Bey’in 2006 yıl sonunda konuştuğumuz hastanecilik vizyonuna inandığım için geldim ve Medical Park benim için yeni bir açılım oldu.

Kaliteli Sağlık Sadece Zenginin Hakkı Değil: Muharrem USTA’nın Türkiye’deki sağlık sorunlarına yaklaşımından, sağlık hizmetlerinin geleceğiyle ilgili hayallerinden ve en kaliteli sağlık hizmetlerini yoksulların da ulaşılabileceği hale getirme hedefinden çok etkilendim. “Biz herkes için sağlık hizmeti sunacağız, sen herkes için kaliteyi vermeye hazır mısın” diye sordu. Ve bundan çok etkilendim. Çünkü ben ancak özel bir kesimin hizmet alacağı yerlerde uluslar arası kalite olabilir diye düşünmüştüm hep. Ama sonra düşündüm ki, bu zaten işin en kolay tarafıymış. Bunu herkes yapabilir. Önemli olan zoru başarmak; yani toplumun her kesiminin bu uluslararası sağlık kalitesinden yani JCI’dan yararlanması..

Hayalimiz Herkes İçin Kaliteli Sağlık: Medical Park’a başlamamla birlikte şuna da hep inandım; herkese sağlık gerekiyor ama kaliteli sağlık gerekiyor. Ben de bu felsefeye inandığım için bu taşın altına elimi soktum. Ve buradaki bütün yöneticilerimizle, bütün çalışanlarımızla tek bir yumruk olarak başardık.

Türkiye’de Bir Önyargıyı Yıktık: Yalnızca Türkiye’de değil, dünyada büyük bir şeyi başardık; biz altı ayda yeni açılmış 2 hastaneye birden ön denetimsiz JCI akreditasyon belgesi alarak aslında tarih yazdık. Çünkü böyle bir örnek Türkiye’de de yok dünyada da. Türkiye’de SGK hastalarına hizmet veren hastanede JCI olmaz önyargısını da yıkmış olduk. Dört hastanenin JCI akreditasyonundan sonra hiç durmadık. Şimdi hedefimiz Anadolu hastanelerimizi ulusal akreditasyona hazırlamak. Türkiye’ye sağlıkta kalite alanında yeni bir taçlandırma dönemi açmayı hedefliyoruz.

Hastanede Benden Detay Kaçmaz! Ben bir hastaneye girdiğim zaman yaklaşık yedi kareyi anında görüyorum. Hastanın, danışmanın suratındaki ifadeyi, yerdeki hijyeni-temizliği, yangın güvenliği, özürlüler için giriş çıkış var mı yok mu, çalışanlarda heyecan var mı yok mu? Hemşire ilaç tepsisini doğru hazırlamış mı? Bakım alan hastanın mahremiyeti tam sağlanmış mı? Yani hastanedeki tüm havayı koklarım. Bu da zamanla kazandığım deneyim ve tecrübenin sonucudur. Kişisel eğitimime her yıl bütçe ayırırım. Yurt dışı hastane ziyaretlerime her yıl bir yer eklerim. Hasta yönetimi üzerine yüksek lisansımı yaptım. Hastaneciliğin her bölümüyle ilgili ve ulusal, uluslararası kalite yönetimi alnında tüm sertifikaları tamamlayarak ve 80’e yakın dış kuruluş denetimi geçirerek geldim… JCI akreditasyon standartlarını hayatın ve hastanenin içinde öğrenerek geldim. O yüzden benden detay kaçmaz… >

JCI Nedir?Sağlıkta uluslararası kalite standartlarını temsil eden Joint Commission International (JCI); dünyada ABD dışında 80’den fazla ülkede sağlık kuruluşlarını denetleyerek akredite eden bir kuruluştur. 1994 yılından beri ABD dışındaki ülkelerde, çağdaş ve uluslararası sağlık standartlarını tanımlayan, bu standartlara uygun olan sağlık kurumlarını akredite eden ve düzenli aralıklarla denetleyen saygın bir otoritedir. JCI Akreditasyon Belgesi ise; JCI’ın uluslararası standartlarına sahip olan sağlık kurumlarına verdiği belgedir. Türkiye de ise 1998 yılından bu yana denetimlerde bulunuyor.